Aile meclisi dediğimiz bir sohbet anında 10-12 kişi kadar vardı. Bunların hepside emekli olmuş torun sahibi insanlar. Oradan buradan konuşurken söz sırası hac mevzusuna geldi. Biri diyor beş sene oldu yazılalı, biri diyor yedi, biride ya kardeşim benim dokuzuncu senem. Hacca yazıldığımızda gidiş geliş ücreti şu kadardı. Şimdi iki üç katına çıktı. Emeklinin neyi olur. Biriktirdiğimiz hac parası eriyip gidiyor. Ne olacak bu böyle diye sohbet devam ederken bir arkadaşım ya kardeş sen gazetecisisin bunları bir yaz dedi. Ne yazayım diye sordum. Devlete yaz, daha cümlesi bitmeden diğer bir arkadaş kardeşim bizim bir cemiyetimiz var emekliler cemiyeti ona da yaz bizden aidat almasını biliyorlar. Ortalık yavaş yavaş kızışıyor. Söylemler değişmeye başlıyordu. Araya girdim durun hele arkadaşlar devlete yaz diyorsunuz, cemiyetimize yaz diyorsunuz, aklınızda olanları söyleyin de bende yazayım dedim. Hacca altı yıl önce yazılmış arkadaş anlattı. Devletten ne istediğini, cemiyetten ne istediğini. Anlattıkça çözülmeyecek meseleler olmadığı açık açık meydandaydı. Bende bu yazımı onlara, hacca gidecek olan arkadaşlarıma yardımcı olurmuyum diye kısaca aşağıya aktarıyorum. Umarım bu hacı adaylarının söyledikleri göz önüne alınır. Çünkü, bu emekliler bu vatanını gelişmesinde ekonomisinde, askerliğinde vs.. her konumunda sahip çıkmışlar hala çıkıyorlar.

Anlatılanlar:  devletten ve emekliler cemiyetinden istedikleri şunlardır.

Kardeşim diyordu, yedi senelik hac kaydı olan, hac giderleri masrafları arttı. Biz bu yola gitmeye hazırlanıyoruz ama benim param o, istenilen değerde yok en ucuz olan tarifeyi seçsem yine yetişmiyor. Hanım ile benim hac masrafımız tahminen 30 bin tl yi buluyor. Devletimiz ihtiyaç sahiplerine çeşitli yollarla kredi tanzim etmekte, borçlu olanların borçlarını silmekte. Yapılandırma uygulanmakta. Ne olur bizlere de geri ödemeli faizsiz onar bin lira kredi verse de bizde Allah yoluna gitme görevimizi seve seve yerine getirme nasip olsa. Bizim emekliler cemiyetine gelince kızgınlık biraz daha artıyor. Ya kardeşim diye hiddetlenerek diz üstüne geliyor. Hele otur kardeşim onlardan ne istiyorsunuz. Söyleyin bakalım dedim. Anlattı: kardeşim cemiyetinizin çalışmaları şöyle şöyle. Bunlar orada ne yapıyorlar gibi serzenişler vs..

İsteklerini kısaca ben söylüyorum bu hacı adayı arkadaşlarımız dernek yönetiminden bir banka ile anlaşma sağlayarak faizsiz onar bin lira kredi istekleri. Cemiyetimiz sivil toplum örgütü bunu yapmaya müktedirler diye seslenişte bulunmaktadırlar. Elçiye zeval olmaz. Aktarmak benden durumu, değerlendirmek, vaziyet alma ise devlet ve cemiyetten.