Hep eleştirecek değiliz ya: Tarım Ve Orman Bakanlığı’na teşekkür etmek boyun borcudur!
Sadedimiz nedir: Leonardit, humikasit vb. toprak düzenleyici ve gübre niteliğindeki organik maddelerin önündeki yasal engeller kaldırılmalı; toprak düzenleyici ve gübre niteliğindeki organik maddeler, kimyevî gübrelerin yararlandığı muafiyet ve istisnalardan daha fazla yararlanmalıdır!
Niçin mi: Akıl, mantık ve ülke menfaati onu gerektirdiği için!
Sadede gelmeden önce, mevzunun anlaşılması açısından; manzarayı gösteren büyük resimde yer alan nüfus, turist sayısı, ihracat rakamları gibi bazı unsurlardan parçalar sunmak gerekiyor!
Yıl ortası nüfuslara göre Türkiye; 2022 yılındaki 84.680.273 kişilik nüfusuyla, 195 ülke arasında 18. sırada yer alırken, dünya toplam nüfusunun %1,1'ini oluşturmaktadır.
Ülkemizden çıkış yapan turist sayısı; 2001 yılında 13.450.000 kişi, 2017 yılında bir önceki yıla göre %23,1 artarak 38.620.346 kişi ve 2018 yılında bir önceki yıla göre %18,1 artarak 45.628.673 kişi oldu.
Ülkemizden çıkış yapan turist sayısı 2019 yılında yine artış göstermiş ve bir önceki yıla göre %13,7 artarak 51.860.042 kişi oldu. Bunların %86,2'sini 44.712.970 kişi ile yabancılar VE %13,8'ini 7.147.072 kişi ile yurt dışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu. 2023 yılında ise, 63 milyon turist geleceği öngörülmektedir.
Pandemi öncesi döneme baktığımızda, turist sayısı her geçen yıl istikrarlı bir şekilde artmaktadır.
Bu turistlerin ortalama kalma süresinin 15 gün olduğu varsayılıp bu süre yıl içine dağıtıldığında, yarattığı toplam nüfus etkisi dikkate alındığında; nüfusun ortalama %6 daha fazla olduğu, göçmenler de eklendiğinde yıl boyu sürekli nüfusun 100 milyon kişiye dayandığı görülmektedir.
Toplam ihracat içinde 2021 yılı toplam ihracatının %13,2'sini oluşturan tarım ihracatı, 2020 yılına göre %22,2 artışla 29.737.600.000 dolara çıktı. Tarım sektörü, böylece tüm zamanların en yüksek ihracatına imza attı.
Burada da görüleceği üzere, Türkiye; haklı sebeplerle risk almaktan korkan, ama doktora binbir minnet edecek bilinçteyken hâlen tarım personeli ve tarımsal bilgiye gereken değeri vermeyen, geleneksel üretime bağlı, çiftçimizin iman ve bilek gücü ile üretimi altında, hem 100 milyon iç nüfusu beslemekte hem de 30 milyar USD civarında olup gittikçe artan miktarda ihracata ürün yetiştirmektedir.
Çiftçimiz mevcut karakteri ve kapasitesi ile bile, birçok üründe dünyada ilk 3 içinde yer almaktadır.
Maliyet düşüren, verim ve kalite arttıran, hasat edilmiş ürünün taşıma, işleme, paketleme ve muhafaza şartlarını iyileştiren bir gelişmenin Türk çiftçisini nereye götüreceği her türlü şek, şüphe, ihtilâf, niza ve tereddütten uzak bir şekilde bellidir: Dünya liderliği!
Hem Ülkenin gıda güvenliğinde sürdürülebilirlik hem de ihracat yoluyla millî gelir artışına katkı sağlayan bütün bu tarımsal üretim süreci; Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, Tarım ve Orman Bakanlığı idaresinin merkez, il ve ilçe personelinin sahadan aldıkları bilgiler ve gözlemleri çerçevesinde elbirliği hâlinde ürettiği yönlendirici politikalar sayesinde gerçekleşmektedir.
Bu nedenle; hem ana ve yan ürünleri ile bütün nüfusu, aile nüfusu ile birlikte ortalama 11.000.000 milyon kişi olmak üzere yaklaşık 2.200.000 çiftçiyi, tarıma mal ve hizmet üreten ve tarımın mal ve hizmetlerini satın alan milyonlarca sanayiciyi doğrudan ilgilendirmesi hasebiyle, hem de pandemi ve Rusya Ukrayna savaşıyla görülmüştür ki, Tarım ve Orman Bakanlığı göz ardı edilemeyecek kadar önemli bir fonksiyon icra etmektedir.
O kadar afilli, cancanlı ve tafrasından geçilmeyen kuşların tamamı susmuş, kümes ve yuvasından çıkamamış; sadece tarım ve sağlığın kuşu ötmüştür!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.