Kaset çıktı mertlik bozuldu.

Meydanlar kasetçilere kaldı.

Kaset furyası yine gündemde.

Seçimlere iki gün kala.

Siyasi liderin kaseti seçim pazarına açıldı.

Pazarlamacıların sandıkları açıldıkça kasetler saçılıyor.

Doğru eğri bilmem, fakat kaset birçok siyasetçiyi tedirgin ettiği beli.

Kaset sen neymişsin seçimlere iki gün kala siyasileri çöplüğe götürüyorsun.

Gitmeyeni de benimki ne zaman sürülecek diye diken üstünde bekletiyorsun.

Seçim öncesinde bazı siyasilere ait kasetler olduğu yolunda söylentiler çıkmaya başlamıştı!

Kasete Muharrem İnce’nin elinde patladı.

Yüz bin oyu bulup bende adıyım diyen Muharrem iki gün kala kasetle gelen baskıya dayanamadı istifasını etti.

2018 seçimlerinde kendini aday göstermeyen Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem’i topun önüne koymuştu.

“Gel Muharrem” adayımızsın dedi.

Seçim oldu ve Muharrem seçimi kaybetti.

Seçim gecesi çıkıp, “Yenildim” diyemedi.

Seçim gecesi ve sonrası ortalarda görünmedi.

Sonra CHP genel başkanlığını yokladı.

“Gel Muharrem” aday olamadı.

Kasetle gelen Kemal Bey CHP delegesine hâkimdi.

Peşinden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı istedi.

“Cumhurbaşkanlığına giden yol oradan geçer” dedi.

O da olmadı.

CHP'den ayrıldıktan sonra Memleket Partisi'ni kuran Muharrem İnce, on dört Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için adaylığını açıklamıştı.

Henüz adaylığını açıklamadan Muharrem İnce'ye baskı yapan CHP trolleri ve şantajcı ve montajcı kasetçiler, İnce'nin adaylığını açıklamasının ardından operasyonların dozunu artırdı

Seçimler yaklaştıkça ismi öne çıktı.

İyi hatip olduğu için insanları etkiledi.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday oldu olmasına da sonu kötü bitti.

Mitingler düzenledi kalabalıklara hitap etti.

CHP’lilerin nefretini aldı, cumhur ittifakına çalışıyor dediler.

Bırak CHP ye katıl dediler.

Ama hiç birisini ciddiye almayan Muharrem kasetini yayınlarız dediler istifasını verdiler.

Kaset çıkalı mertlik, erkeklik, yiğitlik kalmadı.

Kasetlerde ileri sürülen iddiaları inandırıcı bulanlar olduğu gibi inandırıcı bulmayanlar da var.

Ama inandırıcı bulmayanların bile kafalarında birtakım soru işaretleri oluşmuş durumda.

Yani “sinek küçüktür ama mide bulandırır” sözünün bir kez daha doğrulandığına tanık olmak mümkün.

Bu kasetler piyasaya çıktığında söz konusu kişilerin sokağa çıkacak yüzlerinin kalmayacağı iddia edildi!

Hatta bazı gazeteciler kasetleri gördüklerini söylediler!

Son yıllarda kasetler etrafında dönen siyaset son bulmadı!

Söz konusu kasetlerin inandırıcı olup olmadıkları elbette tartışılabilir!

Bugün Muharrem’in ya da bir başkalarının uygunsuz kasetlerini konuşuyoruz.

Unuttuğumuz bir şey var.

Öncelikli olarak Şantajcılar, montajcılar, kaseti çekenler, bu kaseti piyasaya süren derin insanlar neden konuşulmuyor.

Yapanların suçu varda bunları pazarlayanların hiç suçu yok mu?

Derin yapının derin kasetçileri çok masum değiller.

Her seçim öncesi bu kasetçiler meydana iniyor gerekli malzemeyi ortaya sürüyor.

Bugün yine aynı senaryo sahnede.

Kaseti çıkanlar halkın önünde değersizleşiyor, yaptığı hatanın enkazlarında kül oluyor.