Kendimize gelelim
Osmanlı İmparatorluğu ve onun öncesinde Avrupa’nın haçlı orduları hevesi, zamanımızda da önemini korumaya devam ediyor. O zamanın haçlı ordusunun amacı ne ise şimdiki Avrupa’nın da amacı aynıdır. Bütün çaba Türk İslam alemini yok etmektir. Bunun için başta ekonomi olmak üzere her türlü kötülüğü uygulamaya koymaktalar. Bunu bazen dost gibi görünüp gizli gizli, bazen de açıktan yapıyorlar. Bunların bu durumunu millet olarak hep birlikte görmemiz gerekirken ne yazık ki içimizden bazıları onların uşaklığını yapmaktadırlar.
Terör belasını otuz beş kırk yıldır devletimizin başına bela eden Avrupa, şimdi açıktan destekleyip Türkiye’nin aleyhinde Avrupa’da propaganda yaptırıyor, onların bu faaliyetlerini engelleme dursun emniyet teşkilatlarıyla koruma altına alıyorlar. FETÖ yanlılarının Türkiye’den kaçıp onlara sığınmalarına kucak açıp iade bile etmiyorlar. Onlar için Türkiye aleyhine çalışan her kişi ve kurum onların dostudur.
Fransa Cumhurbaşkanı kendi yurdunda yayınlanan bir dergi ile Türkiye Cumhurbaşkanına yapılan hakareti basın özgürlüğü olarak yorumluyor ve desteklediğini açıklıyor. Avrupa’nın büyük çoğunluğu Türkiye’nin sesinin gür çıkmasını hazmedemiyor. Onlar daima kendilerinden emir alan, her sözlerini ve isteklerini kabul eden bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti bekliyorlar.
Amerika ve Avrupa şunu iyi anlamalı ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti onlardan para isteyen, bize şunu verin bunu verin diye dilenen bir devlet değil; sizinle ticaret yapan, karşılıklı menfaatlerini savunan, birçok alanda kendi ihtiyacını karşılayan, günden güne daha iyi duruma yükselen, dünyadaki büyük projelerin yapıldığı, uygulamaya konulduğu bir devlettir. Bunu milletiyle bütünleşerek yapıyor, yapmaya da devam edecektir. “Artık siz üretmeyin, siz çalışmayın, biz size daha ucuza her istediğinizi veririz.” Diyen zihniyeti çok gerilerde bırakmıştır. İşte onun için her yönden Türkiye Cumhuriyeti Devletine saldırıyorlar ama artık o eski zihniyet kalmamıştır.
Avrupa, terör örgütleri sayesinde Türkiye’yi bölmeyi, doğu ve güneydoğuyu parçalayıp, Irak ve Suriye’nin bir kısmıyla Kürt devleti kurmayı planladıklarını açık olarak söylemeseler de kabul ediyorlar. Öyle olmasa Türkiye’de, Irak’ta ve Suriye’de beli kırılan terörlere Avrupa’da sahip çıkmazlar. Çıksınlar, uzak değil yakın zamanda o besledikleri teröristler akrep gibi dönüp onları sokacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu terör yüzünden çok sayıda şehit verdi. Doğu ve Güneydoğu’da çok vatandaşının canı yandı. Çocuğundan, malından ve hürriyetinden oldu. Bu milletin en sağlam vatandaşlarıyla devletinin arasını açmaya çalıştılar. Ama buna muaffak olamadılar. Doğu ve güneydoğu bölgelerimizde yaşayan vatandaşlarımız Devletiyle kucaklaştı. Terör belasından yüzde doksan kurtuldu. İnşallah yakın zamanda yüzde yüz de kurtulacak. Yöre halkı devletinin sıcak yüzüyle kucaklaştı, terör belasının şerrinden kurtuldu. Hürriyetine kavuştu, evine barkına sahip çıktı.
Yakılıp yıkılan evlerini, yurtlarını Devlet yeniden yapıp iyi bir yaşam sağladı. Tarlalarında, yaylasında işiyle aşıyla hür ve serbest olarak yaşamına kavuştu. Allah hiçbir zaman Milletimizi Devletsiz bırakmasın. Hemen sınırımızın yanı başındaki Irak ve Suriye halkının düştüğü durumları biliyoruz. Bir zamanlar onlar da yurtlarında hürdü, namus meseleleri yoktu ve huzur içinde yaşıyorlardı ama şimdi ne duruma düştüklerini görüyoruz.
Bütün bunlardan ders çıkararak Devletimizin kıymetini bilelim. Bu Devletin birer kurumu olan siyasi partilerimiz Devletimizin selameti, Milletimizin menfaati doğrultusunda faaliyet göstererek propagandalarını yapıp Milletimize zarar verici davranışlarda bulunmasınlar. Demokrasinin nimetlerini kötüye kullanmasınlar. Milletimizin beklentisi budur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.