Seri katil bir iki üç diyor
Dünyada insan dan ucuz ne var dersiniz. Artık haber programlarına bakmaz olduk.
Haberlerin genel ağırlığı ülke genelinde kadın cinayetleri, sokak çatışmaları, gasp, soygun, dolandırıcılık, taciz, tecavüz.
Suçlular için Kanunlar, yasalar, adalet arar olduk. Kanunlar, yasalar cezalar suç işleyenler için değil mi?
Suç işleyenler aramızda geziyor. Omuz vurdun diye öldürüyor. Önüme kırdın diye sopayla öldürüyor.
Beni nasıl terk edersin diye sokak ortasında katlediyor birde başında duruyor yaklaşanı vurum diyor.
Masum can halkın ve görevlilerin gözleri önünde imdat umarak hayat gözlerini yumuyor.
Bu katil ceza evine gönderiliyor. Suçlu suç işlemekten korkmuyor, ceza evinde yatmaktan çekinmiyor. Aldığı suçtan girdiği yerden ölüm çıkar korkusu olmuyor.
Yatacak çıkacak yine aynı suçu işleyecek denmiyor. Bakın bir hafta önce Manisa’da yaşanan olay içler acısı değil mi?
Necati Akpınar, denilen katil 1984’te ilk eşi Emine Akpınar’ı öldürüyor. Yedi yıl altı ay hapis cezası alıyor. Tatile gitmiş gibi konforlu otelden geliyor gibi ceza evinden çıkıyor.
Adam katil ruhlu onu yeniden suç işlemeye götürüyor. Dokuz Ekim 2003’te de ikinci eşi Fatma Akpınar’ı acımdan öldürüyor.
Nasıl olsa yedi yıl yatıp çıkmış yine o kadar yatar çıkarım diyor ve kadına acımıyor. Suçsuz masum yaratılmışa acımadan katlediyor.
Katile savcı karar veriyor. Müebbet hapis cezası alıyor. Bakın ölüm cezası almıyor.
Muhabbet cezasına alışmış katil tınlamıyor. Muhabbet cezası almış on yedi yıl cezaevinde yattıktan sonra COVID-19 pandemi nedeniyle tahliye ediliyor.
Devlet bunlara hak tanıyor. Kanunlar öldürülen kadının haklarını koruyacağı yerde onları serbest bırakıyor sokaklara salıyor.
Seri katil adam ölümü hak etmiş ama kanunlar bunlara acıyor yaşasın insanları katletsin diyor. Katil tövbe etmiyor.
Ömrüm ceza evinde tükeniyor demiyor. Ceza evini tatil beldesi olarak görüyor. İki yıl sonra beraber yaşadığı Mutlu Menekşe’yi öldürüyor.
Otuz Aralık günü, masum kadına acımıyor. Kadın zayıf bilsin eş dediğinin katil olduğunu canına kıyacağını belki akıllanmış diyor.
Katili hiç öyle düşünmüyor. Bir, iki oldu bununla üç olsun diyor. Allah ne diyor katili öldürün diyor. Yasalar öldürün demekten korkuyor. Katil kanunlardan kaçamıyor ama yatmaktan öldürmekten de korkmuyor.
Yakalanıyor ifadesinde ne diyor. Dışardaydım eve geldiğinde, kadını sırtı duvara dayalı halde ölü olarak bulduğunu ancak korktuğu için 112’yi aramadığını ileri sürüyor.
Yani ben öldürmedim deyip yine kanunların indirimlerinden yararlanmaya çalışıyor. Katileri yaşattığımız sürece ne kadın ölümleri biter ne soygunlar, gasplar sokak çatışmaları, tacizler daha buna benzer birçok suçlar işlenmeye devam eder...