Siyasetle karunlaşanlar
Türkiye’de siyaset yapan. Partiye girip, üye olan köşe oluyor. Devletin tüm ihaleleri parti rozetlilerin ellinde geçiyor. Siyaseti tercih eden, rozeti takan, itibar görüyor zengin oluyor. Kısa zamanda Karunlaşıp servetinin sayısı bilmiyor.
Siyasete atılmadan, parti teşkilatlarında görev almadan, züğürt olanlar bugün ağa gibi yürüyorlar. Ülkede siyaset zengin olma kapısı olmuş durumda.
Uzun yıllar parti içerisinde siyaset yapmış olanlar Karunlaşıyor. Siyasetin içerisinde Karunlaşmak bugünkü bir olay değil. Yıllardır Türkiye’de siyasete girip de kirlenme-yenlerin sayısı çok az.
CHP ile başlayan Demokrat Parti, Adalet partisi, ANAP hatta koalisyon hükümetlerinde zenginleşenlerin örnekleri o kadar çok ki. Her siyasi parti kendi iktidarının zenginlerini ve Karunlarını üretmiştir.
Bu cumhuriyetin il kurulduğu yıllardan tutunda, bugüne kadar Türkiye’de ne kadar siyasi parti iktidar oldu, devamında kendi zengini geldi. Şimdi muhalefetin sıkıntısı ülkenin kötü yönetimi değil, rantta istifade edemeyişleri.
On dokuz yıldır AK Parti zenginlerine olan kinlerinden. Yetim malıyla, mazlumun hakkıyla, garibanın emeğinde mal yığınlara Allah lanet etsin diyorum.
Asgari ücretlinin maşına göz dikenleri, Allah kahretsin. Servetiyle öğünen Karunları Allah’a havale ediyorum. Ülkemizde Siyaset getirim kapısı gibi görülüyor.
Siyasette dışarıdan merkeze sürekli bir akın olur ve bir müddet sonra dışarıdan merkeze yerleşenler geldikleri yeri unutup merkezin tapusunu ele geçirirler.
Kendilerini oranın malı zannederler, arkada gelenlere yer vermezler. Ölünce bile meclisin önünde kalkarlar. Türkiye de parti kanunlarına iki dönemden başka seçilemez maddesi konmalı.
Ne kadar çok seçilirlerse o kadar dokunulmaz oluyorlar işin tüm hilelerini öğreniyorlar ve Karunlaşıyorlar. Siyasete girip de ben iflas ettim, evimi sattım, fabrikam kapandı diyeni duydunuz mu?
Ben duymadın sizler duydunuz mu?
Siyasetin içine girip çabuk köşe dönenleri, mal, mülk, servetini katlayanları gördüm. Siyaseti kirletenler bunlar. Kirlenen siyasetin mikrobu kendinde. Demokratik sistemler kendi mikroplarını kendisi üretmekte.
Mevcut yasalar ve imkânlar ile bir belediye başkanı bir bakan iki dönemden fazla koltukta kaldığında bulunduğu ilde Karunlaşıp ulaşılmaz ve dokunulmaz oluyor. Bazı siyasi parti içerisinde seçilmiş belediye başkanları her dönem aday ve kazanıyorlar neden.
Beş, on yıl içinde bulunduğu kentin tüm kılcal damarlarına nüfuz ediyor. Muhalefetini, siyasetini kendi oluşturuyor. Parti delegelerini belirleyip teşkilatı ele geçirip kontrol eder hale geliyor. Bulunduğu ildeki etkili ve yetkili üst düzey bürokratları duygusal bağlarla kendisine bağlıyor.
Genel merkezde geleni, gideni en güzel şekilde ağırlarlar hediyeleşmeyi sünnetten sayarlar. Bu tipler siyasi olarak şehirlerde kendilerinde başkasını bilmezler. Kendilerinden başka parti içerisinde siyaset yapacakların önünü tıkarlar.
Çünkü artık kendisinde başka siyaset yapacak kalmamıştır. Kendilerini yıkılamaz bilirler. Her dönem aday olurlar. Yetimin, mazlumun hakkını yerler asgari ücretli çaresizlerin malıyla Karunlaşırlar. Sanmayın bu devran böyle gitmeyecek hakkı olan hakkını bir gün alacak…