Göz yaşı kanal tıkanıklığına dikkat! Bu belirtiler varsa mutlaka doktora görünün

Gözyaşı kanalı tıkandığında gözyaşı kesesi içinde üreyen mikroorganizmaların enfeksiyona neden olduğunu belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emine Malkoç Şen, gözde aşırı sulanma ile birlikte sarı-yeşil çapaklanma, gözlerde kızarma ve kapaklarda şişlik belirtileri varsa gözyaşı kanal tıkanıklığı olabileceğini dile getirdi.

Göz yaşı kanal tıkanıklığına dikkat! Bu belirtiler varsa mutlaka doktora görünün
Yayınlanma:

ÖZEL HABER: ESRA SARI

Dünyagöz Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Emine Malkoç Şen, anadolugazete.com.tr’ye yaptığı açıklamada, gözyaşı kanal tıkanıklığına dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Gözyaşının gözün ıslatılıp kayganlaştırılmasının yanında gözün temizliğini de sağladığını belirten Prof. Dr. Emine Malkoç Şen, gözyaşı sayesinde, gözümüzde biriken toz ve kirin gözyaşı kanalından buruna aktığını belirtti.

img-0163.png

BU BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Emine Malkoç Şen, gözyaşı kanal tıkanıklığına ilişkin, “Gözyaşı kanalı tıkandığında gözyaşı kesesi içinde üreyen mikroorganizmalar ve bunların artıkları birikerek enfeksiyona neden olur. Enfeksiyonun, aşırı sulanma ile birlikte sarı- yeşil çapaklanma, gözlerde kızarma ve kapaklarda şişliğe yol açıyor." dedi.

Prof. Dr. Şen, gözyaşı kanal tıkanıklığının ciddiye alınması gereken bir rahatsızlık olduğunu belirterek, “Gözyaşı kesesinin aşağı seviyesinde olan tıkanıklıkların ise tedavi edilmediği durumlarda ilerleyerek apseye veya kapakta ciddi enfeksiyonlara neden olabilir.” diye uyarıda bulundu.

Prof. Dr. Emine Malkoç Şen, gözyaşı boşaltım sistemine ilişkin, şu bilgileri paylaştı:

Gözyaşı boşaltım sisteminin üstte ve altta punktum denilen başlangıç giriş deliği ile başlayan, incecik bir boru sistemi ve gözyaşı kesesi ile devam eden, ardından gözyaşı kanal sisteminden buruna açılarak son bulan bir yol izliyor. Bu sistemin herhangi bir noktasında tıkanıklık gelişebilmekte ve sulanma görülebilmektedir. Tıkanıklıklar genelde gözyaşı kanalı denilen boru sisteminde oluşmaktadır.”

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şen, gözyaşı boşaltım sisteminin başlangıç kısmı olan punktum ve kanalikül sisteminde tıkanmalar meydana gelebildiğini de ifade etti.

İLAÇ KULLANIMI!

Şen, göz tansiyonu damlalarının uzun süreli kullanımı, bazı kanser ilaçları, radyoaktif iyot tedavileri, kimyasal yaralanmalar ve viral enfeksiyonlar sebebiyle göz yaşı kanalında tıkanmalara olabildiğini anlattı.

Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şen, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu etkiler sonucunda gözyaşı, göz kapaklarının kenarlarından dışarıya doğru akar bu da gözlerde sulanmaya sebep olur. Daha aşağı seviyede tıkanıklık olduğunda ise, sürekli devam eden sulanmayla birlikte, gözyaşı kesesi içinde üreyen mikroorganizmalar ve bunların artıkları birikerek enfeksiyon, sarı-yeşil çapaklanma, gözlerde kızarma ve kapaklarda şişlik oluşumuna yol açabilir. Tüm bunlar hastanın görmesini ve günlük hayatını olumsuz etkiler. Tedavinin zamanında yapılmaması durumunda, yanağa doğru akan gözyaşının sürekli tülbent, başörtüsü veya mendille silinmesi kapak dokularını gevşeterek kapakların sarkmasına, akabinde sulanmanın artmasına neden olur. Bu durumda sadece kanal tıkanıklığını tedavi etmek yetmez, aynı zamanda kapakların düzeltilmesi ameliyatı da gerekebilir.”

Prof. Dr. Şen, gözyaşı kanal sisteminde meydana gelen tıkanıklığın tedavi edilmesinde ilk aşamanın, sistemin neresinde ve hangi seviyede tıkanıklık gerçekleştiğinin belirlenmesinin gerekli olduğuna dikkati çekti.

Prof. Dr. Şen, şunları kaydetti:

“Bunun için lavaj yöntemini uygulayarak gözyaşı kanalına bir sıvı gönderiyoruz. Tanıda nadiren başka ek testler ve görüntüleme yöntemleri de gerekebiliyor. Tümör şüphesi varlığında, burun içi cerrahisi ya da travma sonucu görülen sulanmalarda bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) tetkiklerine başvurulabiliyoruz.”

Prof. Dr. Şen, gözyaşı tıkanıklığının varlığı ve seviyesi tespit edildikten sonra doğru tedavi yönteminin belirlenmesi gerektiğini söyledi.

YETİŞKİNLERDE TEDAVİ CERRAHİ!

Prof. Dr. Şen, çocuk ve yetişkinlerde göz yaşı kanal tıkanıklığının tedavi yöntemlerinin farklı olduğunu kaydederek, “Çocuklarda doğuştan gelen gözyaşı kanal tıkanıklığının tedavisi ile yetişkinlerdekinin tedavisi farklıdır. Yetişkinlerde tedavi cerrahidir. Günümüzde en sık kullanılan cerrahi yöntem, burunda küçük bir pencere açılıp yeni bir kanal oluşturulmasıdır.” diye belirtti.

 Editör
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.