Rahim ağzı kanserinin en önemli risk faktörü HPV enfeksiyonu!

ÖZEL HABER: ESRA SARI

Düzen Sağlık Grubu Mikrobiyoloji uzmanı Dr. Tutku Taşkınoğlu, “Serviks (rahim ağzı) Kanseri Farkındalık Ayı” dolayısıyla anadolugazete.com.tr’ye yaptığı açıklamada, İnsan Papilloma Virüsünün (HPV) birçok türü olduğunu, HPV türlerinin farklı kanserlere yol açabileceğini söyledi.

HPV’NİN 100 DEN FAZLA TÜRÜ VAR!

Dr. Tutku Taşkınoğlu, rahim ağzı kanserinin en önemli risk faktörünün HPV enfeksiyonu olduğunu vurgulayarak, virüsün cinsel temas yolluyla geçtiğini ifade etti.

Dr. Tutku Taşkınoğlu, şöyle konuştu:

“HPV'nin 100'den fazla türü vardır ve bunların yaklaşık 40'ı doğrudan cinsel temas yoluyla genital bölgeye, ağız ve boğaza yayılabilir. HPV, cinsel yolla bulaşan en yaygın virüstür ve kanser ve genital siğillerle ilişkilendirilmiştir. Kalıcı HPV enfeksiyonu olan kişiler ve birden fazla cinsel partneri olan kişiler, daha fazla HPV alt tipi edinme açısından çok yüksek risk altındadır.”

Farklı HPV türlerinin farklı kanser türlerine neden olduğunu belirten Dr. Taşkınoğlu, şunları aktardı:

"100 HPV suşundan (virüsün alt türü) 13'ünün bazı kişilerde kansere neden olma açısından yüksek riskli olduğu tespit edilmiştir. HPV 16 ve 18, rahim ağzı kanserlerinin yaklaşık yüzde 70'inden sorumludur ve diğer 5 suş, rahim ağzı kanserlerinin diğer yüzde 20'siyle bağlantılıdır."

HPV en yaygın olarak rahim ağzı kanseri ile ilişkili olduğunu kaydeden Dr. Taşkınoğlu, “HPV'nin yüksek riskli türleri hem erkeklerde hem de kadınlarda vajina, vulva, penis, anüs, rektum ve boğaz kanserleri dahil olmak üzere diğer kanser türlerine yol açabilir.” dedi.

HPV'NİN 180'DEN FAZLA ALT TİPİ TANIMLANDI!

HPV'nin rahim ağzı kanserine yol açabileceğini ve HPV'nin diğer kanser türleriyle de ilişkili olduğunun düşünüldüğünü belirten Dr. Taşkınoğlu, “Günümüzde HPV'nin gırtlak, ağız, akciğer ve anogenital kanserlerin bir nedeni olduğu düşünülmektedir. HPV alt tipleri, en sık enfekte oldukları vücut bölgelerine yönelik bir tercih gösterir ve enfeksiyondan kaynaklanan hastalık belirtileri farklılık gösterebilir. HPV'nin 180'den fazla alt tipi tanımlanmıştır."

HIV tanıları son 10 yılda 3 kat arttı!

DİĞER RİSK FAKTÖRLERİ!

Dr. Tutku Taşkınoğlu, HPV'nin tek başına kansere neden olmadığına dikkat çekerek, risk faktörlerine ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“Sigara içme, folat eksikliği, UV ışığına maruz kalma, bağışıklık sisteminin baskılanması ve hamilelik gibi tetikleyiciler gerektirdiğini bilmek önemlidir. Risk faktörleri: Cinsel aktivite, ilk cinsel ilişki yaşı ve cinsel partner sayısı, sigara içmek, gebelikten koruyucu yöntemler (oral kontraseptif kullanımı, 5 yıldan fazla), radyasyon ve UV ışığına maruz kalma ve stres sayılabilir.”

HPV CİNSEL TEMAS YOLUYLA BULAŞIYOR!

HPV’nin cinsel temas yoluyla yayıldığını ifade eden Dr. Taşkınoğlu, " Hem düşük riskli hem de yüksek riskli HPV'nin cinsel yolla bulaştığı kabul edilir, ancak diğer yakın temas biçimleriyle de yayılabilir. Korunmak için; birden fazla cinsel partnerden kaçınılmalı, prezervatif kullanılmalı, belli aralıklarla HPV ve Pap smear taraması yaptırılmalı ve aşı olunmalıdır” uyarısında bulundu.

Dr. Tutku Taşkınoğlu, genital siğillerin tekrarlanma ihtimalinin olduğunu, uzun süreli takibin önemli olduğunu ve cinsel partnerin de muayene edilmesi gerektiğini aktardı.

HPV AŞISI!

Dr. Taşkınoğlu, HPV aşısının erkeklerde ve kadınlarda belirli kanserli lezyonları önlemek için önerildiğini ifade ederek, "Aşı, 9-12 yaşlarında cinsel aktiviteye başlamadan önce uygulandığında en etkilidir. HPV aşısı sadece çocuklara yönelik değildir. HPV aşısı 11-12 yaş arası çocukların yanı sıra 26 yaşına kadar olan herkese önerilmektedir." diye belirtti.

Dr. Tutku Taşkınoğlu, HPV aşısına ilişkin şu bilgileri paylaştı:

"İnsanları en sık kanserle ilişkilendirilen HPV türlerinin çoğundan korumaya yardımcı olan birkaç HPV aşısı türü artık sunulmaktadır. Ancak HPV'nin tüm yüksek riskli türlerine karşı koruma sağlayan bir aşı geliştirilmemiştir. 9’lu aşı, HPV'nin 6,11,16,18,31,33,45,52 ve 58 alt tiplerini kapsamaktadır."

Dr. Tutku Taşkınoğlu, genital bölgede çıkan siğillerin tedavi yönteminin olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

“Genital siğilleri olan çoğu hasta için tedavi vardır. Vakaların yaklaşık yüzde 60'ında genital siğiller kendiliğinden düzelir. Genital siğil tedavisi ne olursa olsun rahim ağzı kanseri riski değişmemektedir. Genital siğillerle ilgili en büyük endişe rahim ağzı kanseri riskidir. HPV'nin ayrıca anal ve baş-boyun kanserleriyle de ilişkili olduğu bilinmektedir. “