Günümüzde maliye bakanlığımızın açıklamalarında anladığımız ilk altı aylık 2017 bütçesi (25,2) milyon liralık açık verdi. Bunu şeffaf bir şekilde açıklayan maliye bakanlığı yine de geleceğimizden ümitli görünüyor. Bu açıkların en önemli sebebinin terör belası olduğunu biliyoruz. Terörle mücadelede uçaklar, helikopterler, tanklar her an tenakuz halinde bulunan askerlerimiz ve emniyet teşkilatımızın tamamının masrafları bütçeye büyük yük getiriyor. Tabiki yurdumuzun savunulması için bunlar yapılacak. Bu millet bundan gurur duyar. Devletimizin varlığı yurdun savunulmasıyla hayatını devam ettirir.

Bütçemizin esas zorluğu kamu kurul ve kuruluşlarımızın tasarrufa önem vermemesidir. Bütün dairelerimizin aşırı bir lüks içinde devletimizin itibari bu lükse dayalı değildir. Devletimizin itibari kurum ve kuruluşların anami tasarrufa önem vererek elektrik, taşıtların kullanılmasını kırtasiye masraflarını daha birçok cari masraflarda anomi tasarrufların sağlanmasıyla orantılıdır. Devlet memuru zamanını ne zaman en iyi kullanır vatandaşın hizmetini çabuk ve doğru olarak yaparsa o zaman devletinin itibarını sağlamış olur. Onun dışındaki lüks ve aşırı tüketim devleti zarara sokar. Bütçelerin açığının çoğalmasına neden olur. Bu hususta ben mi düzelteceğim, benim yaptıklarım mı açık kapanacak diye düşünmeliyim. Seksen milyonu meydana getirenler bizleriz. Bireysel olarak üzerimize düşeni en iyi şekilde yaparsak bu tasarruflar damlıya damlaya göl olur çoğalır. Buna katkıda bulunanlarda huzur bulurlar.

Bu tasarruf yalnız devlet kurum ve kuruluşlarıyla kalmamalı. Bütün milletimizin bu hassasiyeti göstermeli bu tasarruf ve hassasiyette ta aileden başlamalıdır. Aileden başlayan bu tasarruf evlerdeki elektrikten doğal gazdan, sudan başlar. Bütün tüketim maddelerini kapsar. Bu durum doğrudan aile bütçesini etkilediği gibi devletinin bütçesine de fayda sağlar. En önemlisi de ailede bu tasarrufa alışanlar zamanı gelip de devlet veya özel kurumlarda görev alınca aynı alışkanlığını devam ettirirler. Bu hem tüketim malları hem de zaman için çok önemlidir. Gelirinin bir kısmını tasarruf yapan bir kısmını ihtiyaçları için harcayan ister aile reisleri olsun ister ailenin diğer fertleri olsun yokluk görmez ileride zuhur edebilecek masrafları için birikimlerinden faydalanırlar. Bu şartlarda devlet ile ailenin bir farkı var mı? İkisi de kazandığından çok harcamayıp yarınını düşünmek zorunda değil mi. Merkez bankası niçin var. İşte devletin bütçesini her zaman her an kontrol etmek zorundadır.

Canlı bir örnekle tasarrufun önemine değinmek istiyorum. Öncelikle elektrikten başlayalım. Zamanımızda evlerimizde tek lambayla odalarımızı ve salonlarımızı aydınlatma bitti. Avizelerde birden fazla lambalar var. Bunlardan bir tanesini iptal etsek seksen milyon nüfusumuzun ortalama yirmi milyon hane yani konut olduğunu biliriz. Peki, bir anda ihtiyaç fazlası bir lambayı söndürünce bir anda yirmi milyon lambayı söndürmüş olmaz mıyız? Bunun elektrik tüketimine aile bütçesine ayda en az beş liralık fayda sağlasa yirmi milyon aile için yüz milyon lira yapmaz mı buda devletimizin ödediği elektrik parasına fayda sağlamaz mı? Herhâlde kötü olmaz, onun için basit deyip geçmeyelim buna önem verelim ve uygulayalım.