Bu bayram her Türk vatandaşının içindeki özgürlük ruhu ve Ulusal bağımsızlık kararlılığının bir yansımasıdır.23 Nisan 1920 de TBMM toplanarak ulusun kendini yönetme yetkisini kullanmak için Türk ulusuna yetki vermiştir. Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bu bayram, dünyada kutlanan ilk ve tek çocuklara armağan edilen bayramdır. Bu günün çocukları yarının büyükleridir diye çocuklara armağan edilen bu bayram o yıllardan günümüze kadar süregelmiş ve gelenekleşmiştir.

Egemenlik ve çocuk bayramı, egemenliğin Ulus’ta olduğu düşüncesinin kabul edildiği gündür. Böyle bir günde TBMM kurulmuş Cumhuriyet ilan edilerek halkın seçeceği adaylarla ülke yönetilmeye başlanmıştır. Cumhuriyetin ilanı ile demokratik ve özgürlükçü bir hayat tarzı yaşamımıza girmiş ve ülkemiz Cumhuriyetin getirdiği ilkeler doğrultusunda yönetilerek ilerleme kaydedilebilmiştir. Artık hakimiyet doğrudan doğruya milletin kendisine aittir. Bu tarihten itibaren ülkede Milli Egemenlik anlayışı ülkeye egemen olmuştur.

1979 yılında UNESCO(Birleşmiş milletler eğitim Bilim ve Kültür örgütü) tarafından 23 Nisan günü dünya çocuk yılı olarak ilan edilmiş ve tüm dünya çocukları tarafından kutlanmaya başlanmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi bunun gibi daha nice ilklerle doludur. Dünyadaki tüm çocuklarla birlikte ülkemizde kutlanan Ulusal egemenlik bayramından sonra dünyanın ilk çocuk hakları mitingi de yine ülkemiz topraklarında yapılmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk çocuklara verdiği önemi şu sözlerle ifade etmektedir ‘’ben çocuk haftasını, çocuklara hürmet edilmesini ve onların zaafından yararlanılarak çok defa yapıldığı gibi onlara eziyet ve hayvan gibi muamele edilmesini önlemek için meydana getirdim. Bu tedbirim milletin geleceğine karşı gösterilen bir saygı olarak görülmelidir diyerek yarının büyüklerine ne kadar önem verdiğini ifade etmiştir. Günümüzde çocukların bazı eğitim adlı sözde kurumlarda uğradığı iğrenç tecavüzler göz önüne alındığında çocuklara karşı günümüzde nasıl bir ihanet içerisinde olduğumuzu kanıtlar durumdadır.

Çanakkale de binlerce şehit verilerek kazanılan kurtuluş savaşından sonra çocuklara emanet edilen bu bayram tabiidir ki kutlanacaktır. Kurtuluş savaşında dahi çocuklarımızın kahramanca savaştıklarını ne çabuk unutuyoruz. Adına dizilen ‘’Hey on beşli on beşli Tokat yolları taşlı ‘’gibi türküler ne çabuk hafızalarımızdan silindi? Onun içindir ki bu bayramın önemi ve anlamı unutulmaz unutturulamaz.

Çanakkale’de on binlerce şehit verilerek kazanılan Kurtuluş savaşından sonra çocuklara emanet edilen bu bayram tabiidir ki kutlanacaktır. Dünyamızda terör nedeniyle bayramlarını kutlayamayan milyonlarca çocuk var. Kurtuluş savaşı vererek kazandığımız bu bayram diğer mazlum ülkelerin çocuklarına da ön ayak olmalıdır. Bu bayrak altında doğan büyüyen her çocuk dalgalanan ay yıldızlı bayrağına bağlıdır. Nasıl ki bu bayrak altında doğduk yine bu bayrak altında öleceğiz. Bayrağımız bizim son şehidimizin son örtüsü olana kadar da bu bayramı kim ne derse desin yılmadan ve yorulmadan en coşkulu haliyle kutlayacağız. Ve bu coşku binlerce yıl aynı inançla sürecektir.

İşte bunun için 23 Nisanlar önemlidir. Kurtuluş savaşından sonra kazanılan büyük zaferle birlikte Cumhuriyeti kuran iradenin kurumsallaşıp halka mal olduğu ve Parlamento kimliğini kazandığı gündür. İşte bunun için önemli gündür. TBMM kurulmamış ve halka mal edilmemiş olsaydı ne Kurtuluş savaşımız başarılabilir ne de Cumhuriyetimiz yaşayabilirdi.

“Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün ruhu şad olsun. Bu bayram çocuklarımıza ve Dünya çocukları için de kutlu olsun….