‘Akciğer’ dendiğinde ilk akla gelen insanın akciğeri değil ormandır!

‘Oksijen’ dendiğinde de gözle görülemeyen hava değil içine dalınan orman gelir akla…

‘Doğa’ de, ‘kâğıt’ de hatta ‘cennet’ de bir orman güzelliği belirir zihinlerde…

Bu güzellik, zaman zaman gazete sayfalarına, televizyon ekranlarına yansıyan orman yangınları ile kararır.

Bu felaketi önleyeceklerin başında ‘ateş savaşçıları’ geliyor!

Anlatacağım.

DÜNYADA YANGIN KARASI VERİLER…

2014’te Kanada’nın kuzeybatı yöresindeki yangınlarda orman kaybı 8.4 milyon dönümü buldu. Kanada için ‘orman cehennemi’ dense yeri! Çünkü 1919’da 5 milyon, 1950’de 4 milyon, 1989’da 8.1 milyon dönüm ormanın yok olduğu yangınlar yaşandı bu ülkede.

2010’da Bolivya’daki orman yangını da, 3,7 milyon dönüm ormanı kavurdu. Endonezya 1997: 2 milyon hektar, Portekiz 2017: 150 bin hektar, Yunanistan 2018: 12 bin 760 hektar ormanlık alan haritadan silindi.

2003 yılında Rusya’nın Sibirya bölgesindeki Tayga yangınında 47 milyon dönüm orman yok olmuştu… 2010 yılında da Rusya’da vaziyet vahimdi. Çöl sıcakları ülkenin alışık olmadığı 40 dereceyi bulan hava koşulları yaşatırken, 700’e yakın noktada çıkan orman yangınları nükleer tesislerin bulunduğu bölgeleri bile tehdit ediyordu ki bir haber daha doğrusu bir soru atıldı ortaya: Rusya’nın ormanlarını ABD mi yakıyor?

1910’da ABD’de çıkan yangının verdiği zarar 3 milyon dönüm olarak kayıtlara geçerken, 2019 yılının ilk sekiz ayında Amazon ormanlarında 72 binden fazla yangın çıkması ve çok geniş alanlara yayılması düşündürücüydü…

(NOT: Konuya merakı olanlar ‘HAARP’ araştırması yapsın!)

Dünyayı ayağa kaldıran ve diplomasi konusu olan yangın ise 2019’un eylül ayında Brezilya’daki Amazon yağmur ormanlarında yaşandı. Yangınların sorumlusu olarak Brezilya Devlet Başkanı Bolsonaro gösterildi. Çevrecilerin suçlandığı bile oldu. Konuyu ‘ticaret savaşları’ ile irtibatlandıranlar da var.

Değişmeyen gerçek ise şu: Brezilya, Peru, Kolombiya, Venezuela, Ekvador, Bolivya, Guyana, Surinam ve Fransız Guyanası’nın bulunduğu havzada yangınlar, tarım alanları elde etmek için çıkarılabiliyor…

Bu günlerde durdurulamayan orman yangınlarına sahne olan Avustralya’da 1939 yılında yaşanan “Kara Cuma Çalı Yangını”nda 5 milyon dönüm, 2009'da çıkan orman yangınlarında yaklaşık 450 bin hektar alan kül oldu.

GELELİM TÜRKİYE GERÇEĞİNE…

Türkiye’nin üçte biri ormanlık alan. Her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yok olurken, Orman Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre 2019’da Ağustos ayına kadar 1.377 adet orman yangını meydana geldi ve 3 bin 191 hektar alan zarar gördü. Resmi verilere göre Türkiye'de her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yanıyor.

Konuya ilişkin çarpıcı açıklamalar ve değerlendirmeler yapanların başında Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan geliyor.

Orman varlıklarının değerlendirilmesi ve orman yangınları ile mücadelede mühendislere ve yeni işçilere ihtiyaç olduğunu her fırsatta dile getiren Aslan, son yaptığı açıklamada, Trabzon, Gümüşhane, Artvin, Giresun ve Ordu’da 23 Aralık günü akşam saatlerinden itibaren başlayan ve 69 noktada cereyan eden orman yangınları ile 21 Aralık günü Bursa’da iki ayrı noktada yaşanan orman yangınlarına dikkat çekerek şu hususları dile getirdi:

-Türkiye’nin orman yangınına en dirençli bölgesi olan Doğu Karadeniz’de kış ortasında meydana gelen orman yangınları, bu yangınlarla yılın 12 ayında mücadele için, eğitimli ve uzman ateş savaşçılarına ihtiyaç olduğunu bir kez daha gösterdi.

 -Artık orman yangınları yaz veya kış dinlemiyor. Her mevsimde ve her bölgede yangın riski bulunuyor.

-Ateş savaşçılığı, uzmanlık ve deneyim gerektiren bir iştir.

-Orman Genel Müdürlüğü’nün yangınla mücadele eden işçi sayısı sürekli azalıyor.

-Norm kadro olmadığı için personel takviye edilemiyor.

Şu anda Orman Teşkilatımızın en az 15 bin yeni işçiye ihtiyacı var.

-Bütün işçilerimizin, ormanlarımızın korunması ve geliştirilmesi için, yılın 12 ayında çalıştırılması acil ve ertelenemez bir zarurettir.

SONUÇ OLARAK DERİM Kİ…

Ormanların yok olması bir felaketin hatta kıyametin alameti!

Bu olumsuzluklara son verecek ya da zararı en aza indirecek olanların başında orman emekçileri geliyor. Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan’ın onları “ateş savaşçısı’ olarak nitelendirmesi önemli ve anlamlı. Sesine ve taleplerine kulak verilmeli.

Ormanları katleden nice yangınlar çıktı

Her yangın malı, canı birçok hayatı yıktı

Sadece söz duyanlar konuşmalardan bıktı

Yangına son verecek ateş savaşçısıdır