Ey Karadeniz
“Dağ taş gelur üstume
Aynalar küs yüzume
Yokluğunun kefeni
Dar gelur bedenume”
***
“Yüce dağ değilidum duman sardi başumi,
Sevduğum beni ağlar ah ben da sevduğumi
Kayık gelir uzaktan dalgalara karişmiş
Daha kavuşamadan Mevlam ayriluk yazmış”
***
“Hekimoğlu derler benim aslıma
Aynalı martin yaptırdım da narinim kendi neslime
Konaklar yaptırdım mermer direkli
Hekimoğlu dediğin de narinim aslan yürekli
Konaklar yaptırdım döşetemedim
Ünye Fatsa bir oldu narinim baş edemedim
Ünye Fatsa arası Ordu kuruldu
Hekimoğlu dediğin narinim o da vuruldu”
***
“Islandığum ilk yağmursun çölümde
Başkasınin değeri yok gözümde
Mühürledum şu kalbumi senunle
Vereyim son nefesumi elunde
Demir atar limana hüznun gemileri
Yüreğumde yar sancın var uyumam geceleri”
***
“Hasret geldi gitmeyi
Derdim çoktur bitmeyi
Daha gücüm yetmeyi da
Yar ben sana ne ettum
Bir ömür seni seçtum
Gözlerun aydun olsun
Şimdi senden vazgeçtum”
Dese de inanmayın, ümidi biterse inadı başlar.
“ Tabancamın sapıni
Gülle donatacağum
Alacağum başka yâr
Seveceğum başka yâr
Senu çatlatacağum”
***
“Ay vurur ayan beyan
Geldum kapina yayan
Sen değil misun beni
Ha bu hallara koyan
Ay dedin aya geldum
Sana sevdaya geldum
Rize’den İstanbul’a
Yürüdüm yayan geldim
Ya ben anlatamadum
Ya sen anlayamayisun
Ellere yağmur oldun
Bana damlamayisun”
***
“Kar yağar sine sine
Yarun elbisesine
Eski yarun ömrüni
Ver Allah yenısine”
***
“Alnıma yazdı kader, silemedum
Ağladum ağladum, hiç gülemedum
Kimseye söylemedum, diyemedum
Aşk diye çektuğumi
Ah felek hep inadun bana midur
Herkese ak da bize kara midur
Aşk acıdan, sızıdan yana midur
Anla ne ettuğuni”
***
Bir Karadeniz türküsüdür hayat.
Bazen eğlenceli, bazen hüzünlü, bazen hareketli, bazen öfkeli.
Koyu mavinin yeşilin binbir tonuna evrilişi hayatına da yansımıştır Karadeniz insanının.
Pratik zekâlı, içten, komik, yürekli, bazen fevri, inat mı inat, canayakın, eğlenceli , iyi niyetli, yardımsever, muziptir Karadeniz insanı.
Aman vermez dağlarla hırçın deli dalgaların arasına sıkıştırılsa da yazgısı, boyun eğmez zalim coğrafyasının kaderine, kafa tutar.
Ondandır hırçınlığı bazen, eli avuca sığmazlığı, haşarılığı.
Ondandır bir anda parlaması, sonra durgunlaşması,
Coşkun bir sel gibidir duyguları, önü alınmaz.
Yoktur ara renkleri.
Her şeyi en koyusundan yaşar; severse çok sever efulisini, inanırsa ölümüne gider dostuyla.
Kavgaya da gidilir ölüme de; yarı yolda bırakmaz.
Merttir, lafının önü neyse arkası odur.
Sırtına duvar, sırrına kuyu olur.
Henüz Karadeniz’e gitmediyseniz, bir Karadenizli sevmediyseniz, Karadenizli bir dost edinmediyseniz, bir Karadeniz türküsü söylemediyseniz hiç yaşamamışsınız demektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.