Hacı Bektaş ile Ahi Evran, yüzyıllardır hep birlikte anılmışlar.

Dönemin başbakanın siyasi ihtirasları uğruna, Hacı Bektaş'ı, Ahiden koparmışlar.

Vücudun organları gibi kopartılsalar da her iki tarafın içerisinde o acı hep kalmış.

Bugün vücuduna katılmak istenen organa sahip çıkılmıyor.

Çağırsak sesimize kulak verecek olan Hacı Bektaş ilçesi neden Kırşehir'e verilmiyor.

Yıllardır Hacı Bektaş ilçesi Kırşehir’le anılır olmuş.

Birçok yerde Hacı Bektaş denildiğinde Kırşehir akla gelmiş.

Bugün Hacı Bektaş kaderiyle baş başa kalmış.

Ellili yıllarda Kırşehir halkı dönemin başbakanına yalakalık etmiyor.

Başbakan buna çok alınıyor, siz kimsiniz ki, başbakanı dinlemiyorsunuz oyları hep Bölük-başına veriyorsunuz o zaman bende biliyorum diyor.

Siyasi olarak Kırşehir'den koparılarak Nevşehir'e bağlanıyor.

Nevşehir'e karşı olduğumuz gibi bir düşünce aklınıza gelmesin.

Bağlanma olayın siyasi olarak verildiğini söylüyoruz.

Başbakanın nefsi kararının yanlış olduğunu haykırıyoruz.

Bugün neden ilimize sınır olan, Kırşehir'e yakın duran, Hacı Bektaş ilçesi Kırşehirli siyasilerin gündemi olmuyor.

Kırşehir siyasileri başka konularla meşgul oluyor.

CHP’li seçilmiş Milletvekili Ahi Kırşehir’de gidiyor diye basına demeçler veriyor.

Sayın vekil Hacı Bektaş Kırşehir'e neden bağlanmıyor diye dilekçe versen daha isabetli olmaz mı?

Gerçi verseniz ne olacak, değiştirecek ne siyasi gücünüz var, nede öyle bir çalışmanız.

Seçim öncesi siyasilerin gündeminde olur seçildikten sonra günden değişir.

Bir ara AK Parti vekillerinden Mikail Aslan Bey uğraşıyoruz dediğini biliyorum oda yalan oldu.

Kimler yalan olmadı ki.

Kırşehir kaza yapan dönemin başbakanı, astığım astık, kestiğim kestik diyen, Hacı Bektaş'ı bizden koparan, Adnan Menderes hani nerde.

Dönemin başbakanı unutulsa da Kırşehirliler Hacıbektaş'ı unutmamalıdır.

Kırşehir'in ilçe yapılmasını unutmadılar.

Çünkü gerçekten Türk siyasi tarihinin en büyük hatalarından bir tanesidir Kırşehir'in ilçe yapılması.

Kırşehir halkının tek suçu Menderes iktidarına oy vermemekti.

Oy vermedi diye bir şehir nasıl kaza yapılır.

Burası Türkiye hesap soran olmayacaksın, hesap ödeyen olacaksın, o zaman şehirde kalırsın, yatırımda alırsın.

Geçen süre içerisinde Menderes de bu konuda hata yaptığını ve en önemli hatalarından bir tanesinin bu olduğunu ifade etmiş.

Etmesine de bu seferde Kırşehir’in elinde ne kadar kaza var hepsi çevre illere paylaştırılmış.

Kırşehir’de kazasız kalmasın diye Kaman, Mucur yanına birde Çiçek dağ eklemişler.

Kırşehir ikinci seçim de 1957 yılında tekrar il yapıldı; daha sonraları ve bu güne kadar ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördü.

Kırşehir halkı haksız kaza olmasının verdiği tepkiyle yıllarca hep muhalefet görevi üstlendi.

İktidar partilerinin yanında olmadı ve bu süreç içerisinde Kırşehir, kamu yatırımlarından hizmet alamadı.

Kırşehir göç veren il oldu, vekil sayısı her geçen süre içerinde düştü.

Köyler boşaldı, kazalar küçüldü, şehir kaderiyle baş başa kaldı. Anadolu'nun ortasında Kırşehir ve Hacı Bektaş sahipsiz kalmıştır, garip kalmıştır.

Bugün Hacı Bektaş köy olmuş durumda.

Hacıbektaş'ın, özellikle Nevşehir'e bağlanması doğru değildir.

Menderesin çizdiği sınırlar bizi Hacıbektaş'tan ayıramaz.

Kırşehir halkı, Hacı Bektaş'ı seviyor.

Hacı Bektaşlılarında Kırşehir'e karşı sevgisi, muhabbeti var.

Kırşehir halkının Hacı Bektaş'a olan sevgi bağından dolayı, ilimize bağlanmasını istemektedirler.

Neşet Ertaş’ın Hacı Bektaş sevgisiyle yazımı noktalayalım.

“Gördüm güvercin donunda oturur

Gördüm seyreyledim hacı Bektaş'ı

Asasını Horasan'dan getirir

El aman, el aman, el aman”…