İşimiz iş: İşsizim, işsizsin, işsiz!

Memlekette ‘işi’ en zor olan TÜİK!

İşin güzel yanı, işi var! Üstelik işini de iyi yapıyor!

Amma velakin…

İşin kötü yanı, işin içine işsizler girince işler karışıyor.

Enflasyon için baz aldıkları ile verilerin ardından söz aldıkları, işi işinden, af edersiniz, içinden çıkılmaz bir hale sokarken; iş, iş veren ve iş gören sahasına girince top çevirmek zorlaşıyor!

Mesela: İşe bakın…

TÜİK, 10 Ağustos 2021 tarihinde bir açıklama yaptı.

Açıklama ağustosta ama iş, haziran kaynaklı. Buna göre yani açıklanan işgücü istatistiklerine göre işsizlik oranı 2021 yılı Haziran ayında yüzde 10,4 seviyesinde gerçekleşti.

İşin bana göresi, sana göresi, ona göresi bir işkillenme gerektirebilir ama gerek yok!

İşin içinde işsizlik ayrıntılarıyla ilgili bir de “mevsim etkilerinden arındırılmış veriler” var. İşi karıştırmamak için geçiyorum…

İşin mühim yanı şu: işsizlik oranı 2,5 puan azalmış!

TÜİK diyor ki:

-Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2021 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre 823 bin kişi azalarak 3 milyon 399 bin kişi oldu.

TÜİK’in 10 Eylül 2021 tarihli açıklama ise temmuz ayını kapsıyordu ve durum daha da vahimleşmişti. Çünkü İşsizlik oranı 1,4 puanlık artış ile yüzde 12 olmuştu. Ne demekse; geniş tanımlı işsizlik oranı da yüzde 23,6'ya yükselmiş.

İşsizlik türküsü

Bu tür verileri okuyunca yıllaaar önce yazdığım bir şiir daha doğrusu yaktığım bir türkü gelir hatırıma. Şöyle:

İşsizliğin acısı yürek yakar, bilinmez

Öyle etki eder ki, ömür boyu silinmez

Biliyorum, işsizken ölem desen ölünmez

İşsiz-güçsüz kalana Allah yardım eylesin

TÜİK veri açıklar; teferruat can sıkar

İşsizlik arttı der ya; yükseldikçe can yakar

İşli bile işsizi görür hayattan bıkar

İşsiz-güçsüz kalana Allah yardım eylesin

Bu iş burda bitmez!

Yani: İşimiz iş: İşsizim, işsizsin, işsiz!