İşte! Bu var ya; bu! Huzurun ta kendisi!
Hayatımız boyunca biriktiriyoruz. Kimi zaman para, kimi zaman dost, kimi zaman nefret, kimi zaman sorunlarımızı biriktiriyoruz. Kısacası her zaman bir şeyleri biriktiriyoruz.
İnsanoğlu/kızı doğduğu günden itibaren biriktirir. Biriktirdiğimiz her şey bize, bir şeyler katar. Güzel şeyleri biriktirirken hayatımız kolaylaşırken, biriktirdiğimiz şeyler kötü ise, bize her zaman acı ve sıkıntı verir. Bu durum içimizdeki duygusal fırtınaları, acı ve hüzünleri beslerken, stresimizi artırır.
Mesela para biriktirmek ekonomimizi, dost biriktirmek sevgi ve saygımızı artırırken, ilerideki yaşamımızı, yarınlarımızı kolaylaştırır.
Dertlerimizi, sıkıntılarımızı biriktirmekte huzurumuzu ve psikolojimizi bozar.
O zaman güzel şeyleri biriktirmek lazım. Kötü şeyleri ne yapalım derseniz onları ise harcayalım; bitirelim. Bitirelim ki! Zaman içinde kaybolsun gitsinler.
Dostumuzu, arkadaşlarımızı harcamayalım. İçimizdeki güven duygusunu, mutluluğumuzu, neşemizi harcamayalım. Dostlarımızı dinleyelim değer verelim. Yanlışlarını sessizce uyaralım. Kimsenin yanında rencide etmeden tabi ki!
Aslında en güzeli de paylaşmak değil mi? Mutluluğu huzuru neşeyi paylaşarak çoğaltmak var. Derdi kederi paylaşıp azaltmak. İşte en güzeli de odur; ya! Dostlarımızın sevinçlerine ortak olup, dertlerini paylaşalım. Paylaşalım derken arkadaşlarımızın sırlarını başkalarına anlatmak değil elbette. Onların sırlarına sahip çıkalım. Sırdaş olalım.
Arkadaş size göre nedir? Bilemem ama. Bence en zor anımda beni koruyan kollayan arkamda duran, güvenebileceğim, dostum dediğim kişinin her an yanımda taş gibi durduğunu görmektir. Güven ve itimadın varlığı demektir; arkadaş.
Hayatta kavga etmek en kolayıdır. Önemli olan dost olabilmek, arkadaş olabilmektir. Her insanın hatası mutlaka vardır ama küçük şeyleri dert etmemek, küçük kusurları affetmek lazım. Pekiyi bu konuda uyarmak gerekir mi? Derseniz. Yerine göre, usulüne uygun bir şekilde uyarmak elbette çok daha güzel olacaktır.
Biriktirmek, harcamak ve de paylaşmak bu üç olayı yerine göre yapmak çok önemli. Bunun içinde değer yargılarımızı gözden geçirmek lazım. Kıymetli olan bizim için nedir? Neye değer verirsek, nelere sahip olursak bizi mutlu eder. Onu iyi etüt etmeliyiz.
Haris ve hasis olmamak lazım; onun yerine mütevazı olmak gerekli. Maddiyat bir yere kadar ama manevi hazlar mutluluğun anahtarıdır. Hayata gülümseyerek bakalım.
İşte! Bu var ya; bu! Huzurun ta kendisi!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.