Dursun Erkılıç

Dursun Erkılıç

‘İYİ’ bir gün, Pirdaş ve Aşık Veysel

‘İYİ’ bir gün, Pirdaş ve Aşık Veysel

Penceremden eksilmesin istediğim aydınlığa günaydın derken melankolik bir hüzünbazlık sarmıştı ruhumu, bedenimi…

***

Yazımızı kışa çeviren kara bulutlar dağılıp da güneş ışınlarının yerküreye İsmet Paşa’nın denize dalışı gibi çivileme indiği bu günde, yediği yağmur ile serpilmiş diz boyu otlar yeşil ile kavgaya tutuşmuş gibi salınıyor, sallanıyordu rüzgarla!

Gece ayın şavkı vururken sarıya çalan rengi araziye uyan nebatat sabah güneşini yutarken, yaklaşan Kurban Bayramını tatile bulamak isteyenleri yol için tahrik ve teşvik ediyordu…

Biliyordum ki; bildiğini okuyan doğa, insan ile mücadelesini kaybettikçe acımasızlaşıyordu. Ne kesilmeyi bekleyen kurbanlıklar, ne siyaset, ne spor, ne enflasyon, ne de döviz kurları umurunda değildi…

Toparlandım…

‘İYİ’ DUYULAN TONDA BİR SES…

Politika Kasabasının Siyaset Kulvarına komşu Millet Bahçesine dalıp, kendimi, parçası olduğum tabiatın zalım kollarına salarken, Salooondan yükselen bir maral sesi masadaşlara ‘hayırlı işler, bol güneşler’ diliyordu.

Kulak kesildim:

- 2018’de seçimlere girebilmek için CHP’den 15 milletvekili transfer ederek hata ettik… Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Ömer Seyfettin’in ‘Diyet’ine döndü bu iş. 15 milletvekili almak bize kuyruk siyasetine mal oldu!

Millet Bahçesinin gün görenleri gölgelik ararken, Salooondakiler de huzur arıyordu:

- Bundan sonra parti içinde şımarıklık, saygısızlık bitmiştir… Bugün hesaplaşıyoruz, hesap veriyorum, hesap soracağım sonra…

PİRDAŞLA GİTTİK, VEYSEL’LE DÖNDÜK

Pirdaş arayınca, günlük güneşlik hafta sonunu siyaset girdabına kaptırmadan geçirmenin bir yolunu bulduk.

Politika Kasabasının meskun mahal sınırında başı göğe ermiş binalarda yaşayanların aksine, zeminde yeşermiş bahçe huzuruna koştuk…

İyi oldu, türkülere sığındık…

Wagner’in hedefindeki Putin aklımıza gelmedi. “Gün doğdu hep uyandık…” diyen sofradaşlara kulak verdik. Mehabet yüklü bir muhabbet bağındaydık…

***

Gece, ışıkları sönen gökdelenler karanlığa gark olurken, duygularımızın tercümanı Aşık Veysel’di:

Düşünülürse derince / Uzak görünür görünce / Bir yol dakka miktarınca / Gidiyorum gündüz gece

Gittik…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dursun Erkılıç Arşivi