Her kitap ayrı bir dünyadır.

Tıpkı her insanın da ayrı bir dünya olduğu gibi…

Geçmiş zamanlarda İnsanlar bilgiyi aramak zorundaydılar. Onu bulmak için çeşitli zorluklara katlanmaları gerekiyordu.

Tabi ki öncelikle insanın bilgiye ihtiyaç duyması gerekirdi ki onu arasın.

Hiç düşündünüz mü, kim arar bilgiyi?

Ve nereden bulur?

Bilmek isteyenler arar elbette.

Kendini anlamak isteyenler, ihtiyaçlarını karşılamak isteyenler, önlerine çıkan sorunları çözmek isteyenler arar.

İyi yaşamak isteyen insanlar, kaynakları israf etmek istemeyenler arar bilgiyi.

İyi bir dünyada yaşamak isteyenler arar.

Adalet isteyenler.

Kardeşlik isteyenler.

Hakça paylaşanlar arar.

İnsana ve doğaya saygısı olanlar ihtiyaç duyar doğru bilgiye.

Çağımızda bilgiye erişim ve bilgi sunumu hiç bu kadar kolay olmamıştı.

İlk insanlar, bilgi ve kültürlerini kaya ve duvar resimleriyle aktarmışlar. Dil geliştikçe mitler çıkmış ortaya.

Sonra masallar.

Masal anlatıcılık bir meslek olmuş zamanla. Masalcılar köy köy, kasaba kasaba gezip anlatmışlar masallarını.

Haber götürüp getirmişler obadan obaya.

İletişim sağlamışlar, edebiyat oluşturmuşlar, dili geliştirmişler…

Bilgi taşımışlar yani.

Bilgi arayanlara, görgü arayanlara istediklerini vermişler.

Masalcılık bir edebi sanat olarak günümüzde hala yaşamaktadır.

Nerede mi?

Hemen bilgi vereyim: Kazakistan’da “Manascılık” olarak.

Ki; Manas Destanı dünyanın en uzun destanıdır ve zaman içinde büyümektedir.

Resimlerle, masallarla, destanlarla başlayan bilgi ve kültür oluşumu; hikayelerle, romanlarla, piyeslerle, filmlerle, sayısal oyunlarla devam etmektedir.

Kitaplar ise bilginin ve bilginin oluşturduğu kültürün ana kaynağıdır.

Çocuklarınıza kitap okuma alışkanlığı edindiriniz ki onlar, çağdaş dünyanın özgür bireyleri olabilsinler.

Dillerini, adeta matematiği andıran Türkçeyi iyi konuşabilsinler.

Kelime dağarcıkları çoğalsın ki, kendilerini ifade edebilsinler.

Okuduklarını anlasınlar.

Duygularını kolayca doğru olarak ifade edebilsinler.

Kültürleriyle, bilgileriyle, görgüleriyle zenginleşsinler.

Ve uygarlık yaratabilsinler…