Kültür yozlaşması
Dünya yerinde durmuyor döndükçe yeni teknolojiler hayatımıza katılıyor. Hayatımıza o kadar teknoloji katıldı ki. Nerdeyse girmediği alan kalmadı. İnsanlar yarış halinde.
Farkında mısınız, teknoloji geliştikçe birbirimizden uzaklaşır olduk… Bizim çocukluğumuzda…
Televizyon internet bilgisayar cep telefonu yoktu, komşu ziyaretleri, arkadaş, dost buluşmaları vardı…
Sokak aralarında oyunlar oynanırdı. Birlik beraberlik içinde komşuluk ilişkileri olurdu. Ne zaman hayatımıza sihirli dünya girdi.
Bizlerde ona benzemeye başladık. Ülkemize 1970’li yıllarda televizyonun sihirli dünyasını tanışmıştı, ama komşuluk ve dostluklar, sohbetler devam etmişti.
Televizyon her evde yoktu. Çekim alanı da dardı... Yayın saatlerde kısıtlıydı. O yıllarda bile Yayın akışını dolduramayan TRT batı dizlerini oynatırdı.
Bugün o kadar çok kanal var ki yayın ahlakı diye bir şe yok artık. Televizyonda Haberler, diziler, dedikodu programı toplumun aynası gibi oldu.
Yetmişli, seksenli yıllarda yerli dizilerden çok Amerikan dizleri revaçtaydı. Amerikan dizleri bize çok bir şey katmadı ama bizde çok şeyleri aldı götürdü.
O yıllarda bunu fark edemedik ama ilerleyen yıllarda toplumsal olarak bozulduğumuzu gördük.
Televizyon kültürüyle birlikte gençliğin özentisi batı yaşantısına doğru kaymaya başlamıştı.
Anadolu kültürü bir bir sökülüp atıldı. Dizilerin verdiği kültür bir anda kabul görmeye başladı. Gençleri Amerikan özentisi sardı...
Yetmişli yıllarda “katil Amerika defol git benim yurdumda” diyen gençlik yok oldu yerine Amerikan sevgisi aşılanmaya başlandı.
Anadolu gençliği dinine, kültürüne, töresine, ailesine, büyüklerine karşı bir sevgisi vardı.
Bunları değiştiren kullandığımız modern dediğimiz zaman oldu. Belki bir projeydi. Yetmişli yıllar Komşulukların, dostlukların, arkadaşlıkların ne kadar güzel olduğu yıllardı.
Yaşımız itibariyle o güzelliklere tanıklık edenlerdenim… Peki, günümüze geldiğimizde nelere tanıklık ediyoruz? Televizyonların dünyasına yeni bir dünya girdi kontrolü olmayan.
Herkesin elinde cep telefonu, sabahtan akşama kadar sosyal medya hesaplarında takipler, sohbetler…
İnsanlar birbirlerinin yüzlerine bakmaz olmuşlar… Neredeyse her evde herkeste bir cep telefonu var.
Ev halkı bir yandan TV izliyor, diğer yandan ellerinde cep telefonu ile oyun oynuyor, sohbet ediyor, sosyal medyayı takip ediyor…
Zaten apartmanlarda oturanlar neredeyse birbirlerini tanımıyor… Komşuluk diye bir şey kalmamış… Dostluk bu zamanda hak getire… Velhasıl diyeceğim odur ki, teknoloji gelişiyor, insanlar birbirlerinden uzaklaşıyor…
Dünya yerinde duruyor insanlık nereye gidiyor diye sormak gerekiyor.