Gün geçmiyor ki ülke genelinde trafik kazası haberleri duymayalım. 

Adana’da düzenlenen AK Parti’nin Gençlik Programı’ndan dönen üniversitesi öğrencilerini taşıyan otobüs, Niğde’de devrildi. 

Feci kazada üç genç beden hayattan kopuyor, kırk bir genç yaralanıyor. Yok, şoför uyumuş, dalmış, telefonla konuşmuş.

Aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu devrilen otobüsler. Aşırı süratli olan tır dört otomobilleri biçiyor. Aşırı hız yapan alkollü sürücü kaldırımda yürüyen yayalara çarpıyor.

Bu aktardığım trafik kazalarından birkaçı. Bu tür haberleri yılın her günü duymak mümkün. 

Bu ve buna benzer o kadar çok kaza haberleri oluyor ki. Bunların bir kısmını hiç duymuyoruz. Gerçi duyduklarımıza ne yapıyoruz ki. Sadece üzülmenin dışında… 

Şimdi sormak lazım, suçlu kim? Trafik kurallarına riayet etmeyen sürücüler mi? Bu sürücüleri iyi bir eğitimden geçirmeden, iyi yetiştirmeden ehliyet veren okullar ve yetkililer mi?

Daha erken gideyim de bir sefer daha yapıp daha fazla kazanma hırsını gösteren şoför mü?

Yollarını standartlara uygun yapmayan, kara noktaları çözemeyen ve yolları hala dört şeritli hale getiremeyen karayolları mı?

Avrupa’nın yetmiş yıl önce yol meselesini çözmesine rağmen hala o seviyeye gelemeyen, halkının hayat standardını yükseltemeyen şu ana kadar gelmiş geçmiş tüm siyasiler, sorumlular ve yöneticiler mi?

Demiryolları ağının genişlemeyişi mi? Yoksa bunların hepsi mi? Tabii ki bunların hepsi… Bunların başında seçilmiş iktidarlar. Geçmiş iktidarların hiç suçu yok diyemeyiz.

Kazaların önlenmesi için yapılacak çok işimizin olduğunu bilmemiz gerekir. Bir defa sürücülerimizi kurallara riayet edecek şekilde yetiştirmeliyiz. Yollarımızı uluslararası standartlara uygun yapmalıyız.

Bu açıdan mevcut Hükümetin başlatmış olduğu bölünmüş yol çalışmalarının hızla bitirilmesi gerekiyor.

Bütün bunlara ek olarak herkesin kabul ettiği en güvenli kara taşıma vasıtası trendir demeliyiz. 

Dünyanın gittiği istikamet bu… Neden biz bu istikametin tersine gidiyoruz? Gitmeye de devam ediyoruz.

Osmanlının son dönemlerinden kalma demir yollarına ek olarak iktidarlar ne yaptı yıllarca kara trenlere baktı. İktidarların hiç biri yüz kilometre demir yolu ağı genişletmedi. Gelen tüm iktidarlar tren yoluna bulaşmadı.

Ne hikmetse. Bence bir medeniyet projesi olan demiryollarının geliştirilmesi ve kalkınmış ülkelerdeki konfor ve hıza ulaştırılması için bütün engellerin aşılması gerekir. 

Mevcut iktidar bölünmüş yollar konusunda kararlı davrandı ve büyük ölçüde yollar bitirildi. Sıra demiryollarında. 

Demiryolları kısa zamanda aktif hale getirilmeli. Demiryollarının maliyeti otoyola göre çok ekonomik olduğu söyleniyor. Demir yolları ağı genişledikçe kazalarında azalacağını düşünüyorum.