Dursun Erkılıç

Dursun Erkılıç

Politika Kasabasında Sadri Alışık, işler karışık!

Politika Kasabasında Sadri Alışık, işler karışık!

Vardım baktım… Politika Kasabasında asayiş alikemal! Siyaset Bulvarı boşalmış ama Millet Bahçesine doluşanlar arasında siyasete ayar veren mi ararsınız, birbirine dalan mı; ‘isyanım var’ diyen mi ararsınız, ‘oturun yerinize’ çağrısı yapan mı; tekmili birden oradaydı…

***

Millet Bahçesinde partililere seslenen Genel Başkan Meral Akşener, aralarında İYİ Parti Kilis Belediye Başkan Adayı Yasin Topaloğlu’nun da bulunduğu bazı il ve ilçe adaylarını açıkladıktan sonra, sözü ‘şimdilik köşesine çekilen’ Kemal Kılıçdaroğlu’na getirip ‘hançer yarası’ türküsü çığırmaya başladı!

- Eğil bak hele eğil / Bu hançer benim değil!

Türkü ayakta alkışlanınca soruyu yapıştırdı:

- Benim değilse kimin?

yargi.jpg

KASABAYI KARIŞTIRAN GELİŞME

İlerledim… Az ötede; CHP Genel Başkanlığı Mazbatasını sallayarak, hançeresini yırtan Özgür Özel, adeta, “huzur isyanda” sloganı atıyordu!

Ne oldu diye çevredekilere danışırken biri anlattı:

- Gezi Davasında 18 yıla mahkum edilen, 14 Mayıs’taki seçimde milletvekili seçilen Şerafettin Can Atalay için ‘hak ihlali’ kararı veren Anayasa Mahkemesi’nin yetkisini aştığına ve Atalay hakkındaki kararına uyulmaması gerektiğine hükmeden Yargıtay 3. Daire, AYM üyeleri hakkında suç duyurusu yaptı. Ayrıca, TBMM’ye de milletvekilliğinin düşürülmesi için bildirimde bulundu.

Ben, ‘hımmm…’ diye durumu kavramaya çalışırken, Özgür Özel, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin ‘alayına suç duyurusu’ ile bir ilke imza atılan kararını göstererek diyordu ki:

- Karar, öyle tartışılacak bir karar değil. Bu karar düpedüz bir darbe girişimi…

Sesi duyan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ötelerden seslendi:

- Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararları üzerinden yapılan değerlendirmelerde ‘Meclise yönelik darbe yapıldığı’ şeklinde açıklamalarda bulunmak son derece yanlış ve sorumsuzca bir harekettir…

MHP Lideri Bahçeli, Millet Bahçesine bakan makam odasında fesuphanallah çekerken, Özel, ‘özgür’ce konuşuyordu:

- Kriz, Cumhur İttifakı'nın krizidir; kriz, MHP-AK Parti krizidir; AK Parti'nin içindeki kliklerin çatışma krizidir…

Özel’i duyanlar, “İttifak mı, AK Parti’nin içi mi” diye işin içinden çıkmaya çalışırken, o, sesini yükseltti:

- Bu Yargıtay eliyle Anayasayı kaldırma girişimidir. Halkı bu kalkışmayı bastırmaya davet ediyoruz. Sokaklarda direneceğiz, meydanlarda direneceğiz, bu hukuksuzluğa teslim olmayacağız…

Adalet Bakanı Tunç, özellikle Özel’i kastederek cevap verdi:

- Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Mahkeme kararlarını bahane ederek sokak hareketleri çağrısında bulunmanın kimseye bir yararı yoktur…

Eski Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ise ortalığı yatıştırmaya çalışıyordu:

- Yüksek yargı mercileri arasındaki çatışma görüntüsü, hukuk devleti ve mülkün temelinde yer alan adalet duygusu için endişe vericidir…

Bu arada, Politika Kasabasındaki kargaşayı gören Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanlarından Mehmet Uçum, kağıda bir şeyler yazıp güvercin şeklinde katladıktan sonra bir X’e bindirip Külliyenin penceresinden saldı Millet Bahçesine. Özel’in havada kaptığı kağıtta şunlar yazılıydı:

“Anayasa Mahkemesi mahkumiyeti olan milletvekillerinin dokunulmazlığına ilişkin verdiği kararlarda ısrarla Anayasa'yı tanımıyor. Anayasa'nın 14. Maddesini yok sayıyor. Oysa dokunulmazlığa ilişkin 83. madde 14. maddedeki durumları hariç tutar.

Anayasanın bu amir hükmüne rağmen AYM anayasaya aykırı kararlar vermeye devam ediyor. Anayasanın 14. maddesinin belirsiz olduğunu ileri sürmek AYM'nin görevi değildir. 14. Maddeye belirlilik kazandıran Ceza Kanunları ve Ceza Yargısı Kararlarıdır. AYM Anayasanın açık hükmünün yanı sıra Ceza Kanunlarını ve Yargı Kararlarını da göz ardı ediyor. Ne yazık ki AYM'nin bu konuda verdiği kararlar tam bir yargısal aktivizm örneğidir. (…)”

UFUKTA HOŞ ŞEYLER GÖRÜNMÜYOR

Gelişmeleri yakından takip eden MHP lideri Devlet Bahçeli kafası en rahat olan kişiydi. Görüşü netti:

- AYM’nin statüsü kökten değişmeli, mevcut yapısı tasfiye edilmelidir…

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, “Evrak yeni geldi. Bakacağız…” diyerek hadiseyi zamana yaydı…

AYM’den ‘dezenformasyon yasası’nın iptal talebine ret konusuna değinmiyorum bile!

Sonuç: Politika Kasabası ve Millet Bahçesinde bir şeyler olacak da du’bakalı n’olcek…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dursun Erkılıç Arşivi