Spor Toto Süper Lig’in 15’inci haftası büyük bir derbiye sahne oldu. Trabzonspor ile Fenerbahçe Şenol Güneş Spor Kompleksi'nde karşı karşıya geldi. Zorlu mücadele, 2-0'lık Trabzonspor üstünlüğüyle noktalandı.

Futbol olarak keyif vermeyen sadece heyecandan ibaret olan mücadeleyi bordo mavililer zorlanmadan kazandı desem yeridir.  Ev sahibine galibiyeti getiren golleri 61. dakikada Maxi Gomez ve 90+11. dakikada Mahmoud Trezeguet kaydetti.

Trabzonspor rakibini iyi analiz etmiş orası kesin. Çünkü Fenerbahçe doksan dakika boyunca ne doğru dürüst bir atak yaptı ne de gol pozisyonuna girdi. Fenerbahçe adına akılda tek pozisyon Joshua King’in ilk yarıda direkten dönen topu hepsi bu.

Fenerbahçe’de Miguel Crespo, 57. dakikada ikinci sarı ve ardından gördüğü kırmızı kartla oyundan ihraç edilince sarı lacivertli takımın direnci düştü ve yenilgi kaçınılmaz oldu.

Yani Fenerbahçe 10 kişi kaldığı maçlarda rakiplerine ya yenildi ya da beraberlikle yetindi. Bir takımın 10 kişi kalması gerçekten büyük handikap. Çünkü rakibiniz dişli ve güçlü ise ister istemez zorlanıyorsunuz.

Bordo mavili ekip, bu galibiyetle puanını 26'ya yükseltti ve maç fazlasıyla 4. sıraya tırmandı. Haftaya lider giren sarı-lacivertli ekip ise 29 puanda kaldı. Yani Fenerbahçe sadece bir maç kaybetti, şampiyonluğu değil bunu da unutmayalım.

Ama beni asıl hayal kırıklığına uğratan Fenerbahçe’nin bu kadar aciz ve bu kadar kötü bir futbol oynaması oldu. Çünkü sarı lacivertli takım sahada bir direnç gösteremediği gibi çok top kaybı yaptı.

Siz çok top kaybı yaparsanız ve karşınızda Trabzonspor gibi güçlü bir takım olursa işiniz bir kat daha zor oluyor. Hele hele de sahada 10 kişi kalmışsanız ister istemez yeniliyorsunuz.

Sanırım Fenerbahçe ikinci yarıya iyi hazırlanmış değil. Şöyle doksan dakika boyunca maçı izledim Fenerbahçeli futbolcular çok yorgun göründü bana. Nedenini bilemiyorum ama kamp döneminin iyi geçtiğini düşünmüyorum.

Jorge Jesus’un oyuncu değişiklikleri ne kadar hatalıysa oyunu okuyamaması da o kadar hatalı. Takımın düştüğünü gördüğü halde oyuncu değişikliklerinde geç kaldı. Jesus geç kalınca bu Trabzonspor’un ekmeğine yağ sürdü.

Fenerbahçeli oyuncular oyundan düşmeye başladıktan sonra bir daha toparlanamadılar. Orta sahada direnç gösteremedikleri gibi asıl önemlisi gol pozisyonu üretemediler. Bir takım düşünün doksan dakika boyunca ciddi bir gol pozisyonuna girmez mi?

Trabzonspor hak ederek, haklı bir galibiyet aldı ve anasının ak sütü 3 puanla zaferini taçlandırdı. Kadro olarak eleştirilmesine karşın Fenerbahçe karşısında iki gol bularak seyircisini mutlu ettiği gibi şampiyonluk yarışının içine dahil oldu.

Trabzonspor takım olarak daha iyi oynadı, savunmaya yardımlaşmayı iyi yaptılar ve Fenerbahçe’yi adeta ceza sahasına sokmadılar. Bu da bir takımın işini ne kadar ciddiye aldığını ve kazanmayı ne kadar çok istediğinin bir kanıtı olsa gerek.

Neticede mücadelesi yüksek ve keyifli bir maç izledik. Hak edenin kazandığı bir maç oldu. Trabzonspor’u tebrik ediyorum. Çıktılar oynadılar ve kazandılar söylenecek söz yok zaten.

Fenerbahçe’ye geçmiş olsun. Bu yenilgi ne ilk ne de son olacaktır. Fenerbahçe hala lider ve hala şampiyonluğun en büyük adaylarından birisidir. Bir yenilgi ile Fenerbahçe iddiasını kaybetmemiştir….