Zamlar, bir bombardımana döndüğü için, yıkıcı etkilerini ‘zambardıman’ diye tanımlamak istedim ama diyeceğim çok şey var. Çoğunu zaten üç yıl önce demişim! Şöyle..

BUNLAR ZAMCIK

Bu köşede 5 Temmuz 2019’da yazdığı “Bunlar zamcık!” başlıklı yazım şöyle başlıyordu:

Ben demiyorum, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in açıklamasından aktarıyorum:

“Elektriğe yüzde 14.98, motorine 22 kuruşluk, çaya yüzde 15, şekere yüzde 16 oranındaki zamlar piyasaları olumsuz etkiledi…”

Başlığa geleyim:

Bunlar neden zamcık?

Şundan:

Palandöken, “Mevsimsel olarak sebze ve meyvede yaşanan indirimlerin yaz aylarında enflasyonu düşürmesi beklenirken son yapılan zamlar enflasyonu yeniden tetikleyebilir. Çünkü özellikle elektrik ve akaryakıt gibi lokomotif konumunda olan enerji kalemlerine yapılan zamlar A’dan Z’ye tüm ürünlerin fiyatına olumsuz olarak yansıtıyor”  dedi.

‘Bunlar zamcık’ demem boşuna değil!

Çünkü şu ana kadar yapılan zamlar zammın ‘cık’ hali! Durun daha A’dan Z’ye zam gelecek…

VİRÜS AKLIMIZDA YOKTA…

Bendeniz bu yazıyı yazdığımda koronavirüs alçağı henüz uykudaydı! Uyanmasına beş ay vardı…

Uyanıp da dünyayı talan etmeye başlayınca başımıza gelmeyen kalmadı.

Koronavirüs, sizin gibi benim de aklıma gelmez, gelemizde ama yine de yazının devamı sanki bugünleri görüyormuşum da kehanette bulunuyormuşum gibi sürüp gitmiş. Yazının ortasından bir alıntı yapayım mı? Olur! Şöyle:

Zamcıklar etrafı sarınca ne olur?

Millet hayal âleminden çıkar ve kendisini hayat aleminde bulur…

İşin kötüsü bunların zamcık olduğunu bilmeyenler var!

Onları kısa süre içinde başlayacak zam yağmuru da uyandırmazsa yapacak bir şey yok…

Siyasetçiyi suçlamak işin kolay yanı!

O işini yapıyor!

Hem de çok iyi yapıyor ve senin oyunu alıyor.

Sonra…

Sana verdiklerini yerine koyuyor.

YAZININ FİNAL DÖRTLÜĞÜ

O günlerde bunları yazmış olduğum için kendimi tebrik ederim! O yazım şöyle bitmiş:

Almadan vermek elbet Allah’a mahsus iştir
Yok arkadaş kullar da verir diyen bir kuştur
Keyfi keka olanlar dünyevi yerde hoştur
Yapılması gereken zamcığa çare bulmak

BUGÜNE GELECEK OLURSAK

Bugünün acil sorunu enerji fiyatlarındaki aşırın aşırısı, fahiş artışlar…

Bu artış herkesi vuruyor ama üretimin de dibine dinamit koyuyor. Fitil ateşlenmiş durumda. Biri bu fitilin ateşini söndürmeli.

En net uyarı İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (İÇASİFED) Genel Başkanı Ahmet Kurt’tan geldi. Diyor ki:

“Cumhurbaşkanımızın üretim hedefinden çıktık mı? Üretim yapmamızı istemiyor musunuz? 30 İşçi çalıştıran bir işletmeye gelen Ocak ayı elektrik tüketim bedeli 43.390 TL. Bu da yetmezmiş gibi; “Tüketim bedelleri arttı, güvence bedellerinin de artırılması gerekir” diyen enerji dağıtım firması, “37.000 TL güvence bedelini de nakit olarak yatır” diyor. Yani 30 kişi çalıştıran bir üretim tesisi Ocak ayında 83.500 TL Elektrik faturası ödeyecek Henüz bunun içinde doğalgaz da yok.

Çok iyimser tahminle aylık 10.000 TL maliyetle işçi çalıştıran bir işletmenin personel masrafının üçte biri kadar kira ve enerji maliyeti olacak.”

Son söz de Ahmet Kurt’tan olsun:

“Üretimi baltalayan hatta çoğu yerde durduran hatalardan bir an önce dönülmelidir.”