Rakamlar bazen şaşırtır insanı…

Maaş zamlarını gösteren rakamlar gücük, cücük olur!

İhtiyaç maddelerine yapılan zamlar ise şırrrap diye ses çıkaran kol saati kalınlığındadır ki feleğini şaşırtır insanın…

Kimi zaman bir tevafuk cuk’luğu gösteren rakamlar bazen de paradoks apışması yaşatır…

Sözü uzatma da de diyeceğini diyenler haklı!

Diyeceğim mühimdir sakın ha apışmayın
Olmaz böyle şey deyip yakama yapışmayın
Uyarımı yapayım bu yüzden kapışmayın
“İnsan kalmak zorlaşır” diyeceğim sonunda

BİRİNCİ 200!

Bir haberi okurken bir başka haber geldi hatırıma.

Bu iki haberde göze çarpan ilk ortak nokta bir rakam idi: 200!

Eski olan haber diyordu ki:

“Google, ‘Afrika İçin Dijital Beceriler’ programı kapsamında Nijerya, Kenya ve Güney Afrika’dan 200 bin öğrenciye kodlama ve bilgisayar eğitimi verecek…”

“Güzel” gibi görünen bu haberin ardında ne tür bir hinlik var bilemeyiz!

Belki de gerçekten iyi niyetlidirler!

Bendenizi kuşkulandıran şey, emperyal güçlerin hayrına yem bağlamayacağıdır!

Neyse geçelim…

İKİNCİ 200!

Yazının girişinde iki habere dikkat çekerken, “ilk ortak nokta bir rakam idi: 200!” dedim ya diğer ortak nokta da şu: Google!

Yeniden 200’e dönelim…

İkinci habere göre:

Teknoloji devi Google, “Kuantum Bilgisayarı” üretti…

“200 bunun neresinde” derseniz, şurasında:

“Google, mevcut en hızlı süper bilgisayarların 10 bin yılda yapacağı işlemleri 200 saniyede bitiren ve kuantum üstünlüğüne sahip bilgisayar tasarladı…”

YANDIĞIMIZIN RESMİ!

Teknolojik çılgınlığın yaşandığı bir dönemde bu kimileri için ‘anlaşılmaz’ olabilir ya da ‘normal’ karşılanabilir ama habere bu gözle bakanlara yeniden okutayım:

“Google, mevcut en hızlı süper bilgisayarların 10 bin yılda yapacağı işlemleri 200 saniyede bitiren ve kuantum üstünlüğüne sahip bilgisayar tasarladı…”

Kimi zaman, büyük ozan Aşık Veysel’in Sivas’tan Ankara’ya yürüyerek üç ayda geldiğini hatırlatır, bu sürenin otomobil ile birkaç saat, uçak ile bir saten bile az olduğunu belirterek, “İnsan ömrü 200 yılı geçti” derim!

Alın size bir ‘200’ daha!

Haberin önemini ıskalamayalım.

Adını, TDK’nın “Bir dalganın olası değerlerinin alt değer kümelerinden biri.” olarak tanımladığı ‘Kuantum’dan alan çip kullanılarak yapılan testler, yukarıda ifade edilen sonuçları vermiş.

Ancak…

İnsanlık daha ‘yapay zeka’ şaşkını iken, bu işin sonu nereye varır?

Benim bu konide bırakın bir cümleyi, bir kelimeyi bir harf söyleyecek halım yok!

O zaman, “kendini bu işe adamış kişiler”den biri olan Google Mühendislik Direktörü Hartmut Neven’e kulak verelim:

“Bu yeni bir yolculuğun başlangıcı. Bu teknolojiyi nasıl çalıştıracağımıza bakıyoruz…”

Yandık!

Bu yolun nereye gideceğini mucitler de bilmiyor!

TESELLİ Mİ, YOKSA…

Rakip şirketlerden IBM, Google’ın bilgisayar işlemlerindeki zorlukları fazla abarttığını ve ilgili işlemlerin yeterli yükleme kapasitesi bulunan normal bilgisayarlarla 2,5 günde çözülebileceğini söyleyerek ‘insan ötesi’ görünen durumu ‘insanileştirmeye’ çalışsa da benim aklım ‘200’de!

NE OLUR DERSENİZ, DEYİM…

Gogıl denen dev eğer dediğini yaptıysa
On bin yılı iki yüz saniyeye tıktıysa
Eğer ki havsalaya dom dom kurşun sıktıysa
Ben size söyleyeyim: İnsan kalmak zorlaşır…