Adaletli bir seçim değil bu
Bir tarafta devletin hazinesinden milyonlarca para kaynağı birkaç partiye akarken, diğer tarafta devletten hiçbir destek almadan çok kısıtlı imkanlarla seçim propagandası yürüten, yürütmeye çalışan siyasi partiler var.
Ortada mukayese edebileceğimiz bir tablo yok maalesef...
Peki, çok basit bir soru sorayım.
1 Nisan sabahı uyandığımız da demokrasi şöleni yaşadık diyebilecek miyiz?
Vatandaş gidip özgür iradesi ile oyunu kullanacak elbette, katılım yüksek olur ise hemen peşine birileri "Demokrasi şöleni" içinde bir seçim yaşadık diyecek..
Demokrasiden bir haber...
Bizim bu seçime gerçekten samimi olarak "Demokrasi şöleni" diyebilmemiz için şartların daha adaletli olması gerekmiyor mu?
Üzüldüğüm nokta şu;
Milletin iradesi ile milleti temsilen Meclis'e girmiş partiler hazine yardımını nasıl kullanmış diye bir değerlendirme yapıyorum. Ve gördüğüm tablo içler acısı.
Şehrin her yeri bez parçaları ile dolup taşmış durumda.
Bazı gelenekler kolay kolay bozulmuyor evet doğrudur. Bozulması taraftarı değilim bende. Seçim otobüsleri, seçim şarkıları bunlar klasikleşmiş bir takım propaganda araçları ama bu işin bir usturuplu tutarlı tarafı olmalı. Devletin kaynaklarını milletin vergileri ile edinilmiş bütçeleri böyle harvurup harman savurmak hiç akıl karı değil.
Bu seçimde ipin ucu biraz değil, baya kaçmış durumda.
Şimdi abartma mübarek diyeceksiniz ama vallahi bu bez parçalarını bir araya getirsek 81 ile yol olur.
Hazine yardımı alan partiler seçimden zaferle çıktıklarında koltukları kabaracak. "Çok çalıştık hakkımızla kazandık, demokrasi kazandı" diyecekler.
Ben size gerçek demokrasi kazananı kim olacak söyleyeyim.
Hazine yardımı almadan seçim çalışması yürüten partiler, kaç belediye kazanır tabii orasını seçim sonuçlarında göreceğiz. Ama bu seçimin asıl kazananları onlar olacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.