Çalışma hayatı, ‘münhal kadro’ gibi ‘müphem hak’ durumunu da reddeder.

Bir iş yerinin üretimini istenen kalite ve oranda yapmasının şartlarından biri hatta başta geleni işinin ehli eksiksiz kadro ile çalışmaktır…

Çalışanın moralini, motivasyonunu arttıran ve bunu hizmetine, üretimine yansıtan husus da hakkını alması, hukukun güvencesi altında olduğunu hissetmesi, bilmesiyle ilgilidir.

Bu bakımdan haklar konusunda ‘müphem’ bir söylem ve uygulama varsa bunun düzeltilmesi gerekir.

Çalışma hayatının çeşitli aşamalarında görülen bazı belirsizliklerin kimseye kazandıracağı bir şey yoktur. Aksine çok şey kaybettirir.

Sağlık ve sosyal hizmet çalışanı

Daha önce değişik vesilelerle kaleme aldığım bir konu bu bakımdan çok önemli. Konu sağlık çalışanları ile sosyal hizmet çalışanlarının haklarıyla ilgili yaşanan sorunlar, uygulamadaki eksiklikler.

Bu gerçeği apaçık ortaya koyan belgelerden biri, Öz Sağlık-İş Sendikası tarafından hazırlanan ‘saha raporu’dur.

Değişik şehir, kurum ve birimlerde çalışan üyelerin gönderdiği bilgilerle oluşturulan rapor, çalışma hayatında bugüne kadar yapılmış en kapsamlı, en yaygın ve sonuç odaklı raporlardan biri hatta birincisidir.

Genel Başkan Devlet Sert, gerek ‘saha raporu’ gerekse birebir görüştüğü şube başkanları, işyeri temsilcileri ve emekçilerden edindiği bilgileri, talepleri çözüm makamlarına iletiyor.

İl müdürlüklerine giden yazı

Bu konudaki gelişmelerden biri de; Bakan Yardımcısı Mehmet Selim Bağlı imzası ile Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından gönderilen yazı ile sorunların çözümü konusunda il müdürlüklerine verilen talimat idi.

Sorumluluk tazminatı ve fazla çalışma ücretlerine ilişkin sorunlar yaşanırken gönderilen yazıda, “Sorumluluk tazminatlarının tam olarak ödenmesi gerektiği” belirtiliyordu.

Muğlak ifadeleri sendika fark etti

Yazarken, söylerken göze, kulağa hoş gelen bu ifadeler ve uygulamalar dikkatle incelendiğinde bazı eksikler, muğlak ifadeler olduğu görülüyor.

Yazı; fazla çalışma ücretleriyle ilgili olarak Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü birimlerine çok önemli talimat ve hatırlatmaları içeriyor olsa da eksiklikler, aksaklıklar vardı.

Bunu gören Öz Sağlık-İş Sendikası, söz konusu yazıda yer alan muğlak ifadelerin netleştirilmesi ve uygulamalarda uyum sağlanması amacıyla Bakanlıktan düzeltme istedi.

Netleştirilmesi istenen konular

-İlgi yazı içeriğinde yer alan, “…Sorumluluk tazminatlarının tam olarak ödenmesi gerektiği…” ifadesinin salgın nedeniyle olağanüstü durum yaşanan bugünlerde bir ayda fiilen kaç gün çalışıldığına bakılmaksızın 26 gün üzerinden tam olarak ödenmesi gerektiği…

-Fazla çalışma ücreti ile ilgili olarak ise günlük 24 saat çalışılan kurumlar ile 24 saatin 2 ya da 3 vardiya olarak çalışılan işyerlerinde ara dinlenme sürelerinin net bir şekilde belirlenerek fazla çalışma ücretlerinin mevzuat ve Yargıtay kararlarına uygun bir şekilde belirlenerek ödenmesi gerektiği…

-İşçilerin yapmış oldukları fazla mesailerine karşılık ücret ödemesinin esas olduğu ancak İş Kanunu’nun 41. Maddesi gereğince işçinin talebi halinde ancak izin verilebileceği…

-Yol ve yemek ödemelerinin de sorumluluk tazminatı ödemesinde olduğu gibi salgın nedeniyle olağanüstü durum yaşanan bugünlerde bir ayda fiilen kaç gün çalışıldığına bakılmaksızın 26 gün üzerinden tam olarak ödenmesi gerektiği…