İnsan sağlığı üzerine paylaşımlarıyla insanlara faydalı olmaya çalışan Ümit Yurtkuran dostumuzun bir paylaşımını okuyunca siyasetten uzak bir yazı kaleme alayım dedim, olmadı! Kendim ettim kendim buldum…

Paylaşım; yetişkin bir insanın yılda ortalama (su hariç) bir ton civarında yiyecek ve içecek tükettiğini, bir milyon (civarında) kalori aldığını içeriyordu. Bu uçuk/kaçık rakam yüzünden kendime iki ‘yuh / yuh’ çektim! Sonra da “Aburcubur Adam” diyerek rejimime isyan ettim!

MAHZUNİ’DEN DEMİREL’E VE BUGÜNE…

Meramımı anlatmak için alıntılar yaptığım Mahzuni taaa ötelerden seslenirken;

Fakir kimden alsın murat / Karnı açtır asık surat / Senin karnın toktur kırat / Öldürecek zam fakiri

Sözleriyle, ‘Kırat’ın süvarisi Süleyman Demirel’e sesleniyordu zamanın behrinde. Ancak türkünün;

Zam zengine dokunmaz ki / Zerrece içi yanmaz ki / Böyle millet kalkınmaz ki / Öldürecek zam fakiri

Sözleri de dünden bugüne yankılanıyordu sanki…

KILIÇDAROĞLU SUSTU, BAHÇELİ KONUŞTU

Klavyenin başına geçerken, gözü / karnı doymak bilmeyen insanlık üzerine iki çift söz edeyim dedim ama dünkü yazımın son paragrafı kafama takılınca, siyaset denizine dalmam gerekti. Siyasi partilerdeki gelişmeleri aktardığım yazım şöyle bitiyordu:

- Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün saat 13.30’daki grup toplantısında söyleyecekleri ve birkaç gün içinde Ekrem İmamoğlu’nun yapacağı açıklamalar sadece CHP’nin değil siyasetin gidişatını da derinden etkileyecektir…

***

Açık söyleyeyim; Sayın Kılıçdaroğlu beni şapa oturttu! Grup toplantısında çıktığı kürsüden Sayın Erdoğan’a verdi veriştirdi, zamlar, vergiler için açtı ağzını yumdu gözünü ama Türkiye’de siyaset gündeminin bir numaralı konusu olan CHP Kurultayı ve parti içi gelişmelere dair tek kelime etmedi.

Allah’tan, olağanüstü toplantı için Meclis’te bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kendine has üslubuyla bir değerlendirme yaptı da beni kurtardı!

Sayın Bahçeli dedi ki:

- CHP’de sınıf arkadaşım devam etmezse Ekrem’e karşı Özgür derim…

Kurultaya hazırlanan rakiplerin ‘ellerini birbirine ve uyluklarına vurarak ve hafifçe sıçrayarak yaptıkları’ söylem peşrevi, bakalım ne zaman eyleme dönüşerek gerçek bir güreş halini alacak…

Zaman azalıyor…

ABB’NİN ANKET YALANLAMASI VE UYARISI

‘Anket’ olgusu, siyaset dünyamızda hiç bu kadar ‘algı’ konusu olmamış, ‘olumsuz’ anlamda kullanılmamıştı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 14 ve 28 Mayıs seçim yenilgilerinin ardından yaptığı açıklama hâlâ kulaklarda:

- Bütün anket firmaları kazanacağımızı söylüyordu biz de kazanacağımıza inanıyorduk…

‘Anket’ konusu firma adıyla olmasa bile bir ‘kötü niyet’ göstergesi olarak yeniden gündemde.

Hadise şu: Medyaya da yansıyan; Ankara Büyükşehir Belediyesinden seçim anketi yalanlaması geldi…

Açıklama şöyle:

“Bazı art niyetli kişilerin vatandaşlarımızı arayarak Ankara Büyükşehir Belediyesi adına ‘Hangi partiye oy veriyorsunuz?’ şeklinde sorular sorup sahte anket yaptığı ihbarları tarafımıza ulaşmıştır. Belediyemizin böyle bir uygulaması kesinlikle yoktur. Yasal süreç başlatılmış olup bu art niyetli kişilere itibar edilmemesini önemle rica ederiz.”

Birileri yine bir fırıldak peşinde ama kim ve neden acaba?