Seni bana bağışla
Hiç aklımdan çıkmıyorsun ki! Her an sensizliği yaşıyorum. Seninle içtiğimiz bir yudum kahve bir ömre bedeldi. O an senin her hareketini hasretle seyrediyordum.
O günden sonra; her zaman gözümün önüne geliyorsun. Seni öyle özlüyorum ki! Sensiz geçen her gün, bana bir başka koyuyor. Hele geceleri bana zehir zıkkım oluyor.
Biliyor musun? Yüreğime serpmiş olduğun aşk tohumları çiçek açtı. Sensiz o çiçekler, Sanki! Kara bulutlar altında, senin güneşinden mahrum ve solgun. İçimi acıtıyor yokluğun, ben hayatta mıyım? Yoksa bu dünyaya monte edilmiş sahte bir varlık mıyım? Bilmiyorum ki! Sensizlik canımı acıtıyor. Beni sensizliğe sürgün eden, seni bana bağışla.
Bazen sessiz sessiz, bazende hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. Seni öyle özlüyorum ki! İnan hiç bir şeyle dolmuyor yerin. Hayalimde zaman zaman seninle dans ediyorum. Dans ederken kulağına aşkımızı fısıldıyorum. Hayalini hasretle öpüyorum. Sonra bir anda kayboluyorsun. Seni bekliyorum.
Funda Arar'ın Bağışla şarkısında dediği gibi.
Yokluğun zehir akşamlarda, aşk kalbime damlar.
Her yerim hasret, gözlerim sana kara bulutlarla ağlar.
Seni benden alıp canımı yakma, sonbaharlar ve uzun kışlar.
Savrulur başımda, gel sevdamı bağışla.
Beni sensizliğe sürgün eden, seni bana bağışla.
Derdinle yorgunum, sensiz kalarak.
Yalnızlığa vurgunum, canım yanarak.
Dün gibi solgunum, yaşarken ölüyüm.
Derdinle yorgunum, sensiz kalarak.
Yalnızlığa vurgunum, canım yanarak.
Dün gibi solgunum, yaşarken ölüyüm ben…
Dolmuyor yerin, gönlüm sustu, günler ayaz oldu.
Boynumu büktüm yollara baktım yine, senden haber yoktu.
Seni benden alıp canımı yakma, sonbaharlar ve uzun kışlar.
Savrulur başımda, gel sevdamı bağışla…
Beni sensizliğe sürgün eden, seni bana bağışla
Derdinle yorgunum, sensiz kalarak.
Yalnızlığa vurgunum, canım yanarak.
Dün gibi solgunum, yaşarken ölüyüm.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.