İbiş: Neyi seviyorsanız, gelecekte meslek olarak ne yapmak istiyorsanız kararlılıkla onu tercih edin
İstanbul İstinye Üniversitesi Rektörü, değerli bilim adamı ve idareci, TÜSİAV Mütevelli Heyeti Üyesi, Üniversite-İşdünyası İşbirliği Platformunun Kurucusu ve Eş Başkanı Prof. Dr. Erkan İbiş konuğum oldu. Sayın Rektörümle; Türk yükseköğretimini, yeni nesil üniversiteleri, gençleri, üniversite ve meslek seçimini enine boyuna konuştuk. Hemen hemen herkesi ilgilendiren çok yararlı bir sohbet oldu. Teşekkürler sevgili dostum.
Sizi tanıyabilir miyiz?
Trabzon'da dünyaya geldim. İlk, orta ve liseyi Trabzon’da okudum. 1982’de Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldum. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nükleer Tıp’ta 1989'da uzman, 1991'de doçent, 1997'de profesör oldum. 1990-91’de ABD’de Wisconsin Üniversitesi, Milwaukee Eğitim Hastanesinde, araştırmacı olarak çalıştım. Başta; Başhekimlik, Rektör Yardımcılığı, Rektörlük, Üniversite Hasteneleri Birliği Başkanlığı, YÖK Başkan Danışmanlığı olmak üzere üniversite içi/dışı birçok görevde bulundum. Birçok bilimsel dergide editörlük, yayın kurulu üyeliği, hakemlik yaptım. Romanya Devleti tarafından tevdi edilen “Romanya Devlet Nişanı (Award of Merit, 2018), İtalya Cumhurbaşkanı tarafından tevdi edilen “İtalya Devlet Nişanı” (Commendatore,2019), Macaristan Cumhurbaşkanı tarafından tevdi edilen Macaristan Devlet Nişanı (Magyar Erdemrend Tisztikeresztje, 2019) sahibiyim.
Veli Sarıtoprak: Sekiz yıl Ankara Üniversitesi şimdi de İstinye Rektörüsünüz. Rektörlükte neleri önemsersiniz?
Erkan İbiş: Bir üniversite için zorunlu olan; Kalite, Uluslararasılaşma, Öğrenci ve Öğrenme Odaklı Eğitim, Açık Erişim, ArGe, Sektör ile İşbirliği, Dijital Dönüşüm, Veri Yönetimi, Kurumsallaşma, Aidiyet, Sosyal Sorumluluk ve Kültür Sanat çalışmalarının hepsini önemserim. Katılımcılığa, işbirliğine, ekip çalışmasına, eşitlikçi davranmaya ve liyakate özen gösteririm. Yenilikçi değişim ve ilerleme için seferberlik anlayışı ile yoğun çalışmak gerektiğine inanıyorum. Kamusal yarar anlayışını da koruyarak, kamu kuruluşları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve sektör ile işbirliklerini teşvik ederim.
Veli Sarıtoprak: Üniversitelerde eğitim-öğretim anlayışı ne olmalıdır?
Erkan İbiş: Üniversite olma özelliği araştırma yaparak, bilgi üreterek ve paylaşarak kazanılır. Bilgi; insan yaşamının iyileştirilmesi, toplumunun gelişmesi için gerekli en temel girdidir. Özgür ve eleştirel düşüncenin, sorgulama ve araştırmanın, yenilikçi ve yaratıcı enerjinin asıl kaynağıdır. Saygın bir üniversite olabilmek için nitelikli eğitim öğretim şarttır. Öğretim, bir mesleğe dair bilgilerin öğretilmesidir. Eğitim ise çok daha kapsamlı olup; mesleki öğretim, yaşam boyu öğrenme, araştırma, işbirliği, proje, yayın gibi unsurlar dışında etik ve evrensel değerler, gelenekler, sosyal sorumluluk, insan hakları, farklılıklara saygı, analitik ve eleştirel düşünebilme … gibi bir çok konudaki çıktıların içselleştirilmesidir
Veli Sarıtoprak: Yükseköğretimde neredeyiz? Gelecekte neler olmalıdır?
Erkan İbiş: Öncelikle “Üniversite” kavramının ne ifade ettiğini iyi anlamamız gerekir. John Henry Newman “Üniversite Düşüncesi” adlı eserinde (1858) Aydınlanma sonrası üniversiteyi tanımlarken aslında bugünün ve geleceğin üniversitesini de tanımlamıştır. Buna göre; üniversite toplumun geniş kesimlerini aydınlatmak, doğayı ve toplumu oluşturan bilimsel, kültürel, teknolojik, sosyal ve sanatsal politikaları belirlemek için çalışan kişilerin oluşturdukları düşünce, etkileşim ve iletişimin paylaşıldığı yerdir. Newman, üniversitelerin önündeki en büyük engelin “fildişi kule” benzetmesiyle değişime karşı duran üniversiteler olduğunu bir eleştiri olarak belirtmektedir. Ülkemizde de Üniversiteler; çoğunlukla yakın zamana kadar toplumdan kopuk, ilgili sektörlerden ayrışık, paylaşımdan uzak, zihinsel yüksek duvarlarla çevrili bir anlayışla bilim yapma, bilgi üretme politikası izlemişlerdir. Sektörlerde de üniversiteyle işbirliği konusunda benzeri bir tutum hakimdi. Sevindirici olan bu anlayışın hem üniversitelerimiz hem toplum hem de sektörler için artık değişiyor olmasıdır. Günümüz yükseköğretim sisteminde “yeni nesil üniversite” bilinci ile “nitelikli yenileşme” ve “halk için bilim” kavramlarının, toplum refahı için bilgi ve proje üretimi anlayışının, sivil toplum örgütleri ve kurumlarla işbirliği bilincinin esas alındığını görüyoruz.
Veli Sarıtoprak: Yeni Nesil Üniversiteler ve Nitelikli Yenilikçilik kavramını biraz daha açabilir misiniz?
Erkan İbiş: Temeli insan ve yenilikçi değişim olan Üniversiteler; evrensel değerlere ulaşma, sosyokültürel gelişim, kaliteli eğitim ve bilimsel çalışma, nitelikli mezun ve üretim yönünde etkinlikleri ile insanlık için çalışırken, toplumun da üniversiteye yakınlaştırılması için üniversite kültürünü yakın takip etmesi hatta onunla uyumlu politikalar belirlenmesi gereklidir. Bu gelişmelerin temel öğeleri olarak; aktif öğrenme, alt yapı olanaklarının sürekli geliştirilmesi, topluma katkı, Ar-Ge’nin yaşam biçimi haline dönüştürülmesi, insan gücünün sürekli motivasyonu, istihdam ve kariyer odaklı esnek eğitim, bunlara uygun ölçme değerlendirme süreçlerinin kurgulanması olarak belirtilebilir. Nitelikli yenilikçilik yol haritasını oluşturmak isteyen yeni nesil üniversiteler; sık değişen kararlar, popülizm, tutuculuk ve tutarsızlık tuzağına düşmeden tüm süreçler, uygulama ve mekanizmaları içeren detaylı bir sistem tasarımı, disiplinler arası ve çok disiplinli çalışma bilinci, yetkinlik temelli müfredat anlayışı, aktif öğrenmeye dayalı pedagojik model, hem bilişsel hem de eğitsel etkin işleyiş, güçlü veri yönetimi, elektronik bilgi platformu, kalite güvence sistemleri, bilgi ekonomisi amaçlı değişim, mentör anlayışlı akademisyenlik, açık bilim açık erişim platformları, nitelikli mesleki öğrenim ve mezuniyet sonrası eğitim uygulamaları oluşturmak zorundadırlar. Gereksiz bilgi yüklerinden arındırılmış çekirdek müfredatlı öğrenme ve öğrenci odaklı eğitim uygulamaları ile; öğrenciler için katılımcılık, araştırma, sorgulama, proje yapabilme, iletişim ve takım çalışması becerisini artırabilme, sorumluluk bilincini güçlendirebilme, sosyokültürel ve entelektüel seviyelerini geliştirebilme imkanı da sağlayacaktır.
Veli Sarıtoprak: Uluslararasılaşmayı da önemsediğinizi söylemiştiniz. Bu konuyu biraz daha açabilir misiniz?
Erkan İbiş: Her üniversite için öncelikli hedeflerden biri de; Uluslararasılaşma yolunda ilerlemek ve daha ön sıralarda bir dünya üniversitesi olmak olmalıdır. Ülkemizin gerçeklerini ve ihtiyaçlarını göz ardı etmeden zorlu rekabet ortamında öne çıkan küresel ve insani gereksinimleri görmeyi, evrensel bilgileri Türkiye’ye kazandırmayı ve Türkiye’de üretilen bilgiyi de dünyaya yayacak bir çekim merkezi olmayı başarabilmeyi çok önemli görüyorum. Güçlü uluslararasılaşma anlayışı için uluslararası akreditasyon ve işbirliği süreçlerine katılmak, dışa açılımda yoğun bir çaba göstermek gerekir. Yurt dışından gelen öğrenci sayısının artırılması, uluslararası ortak programların açılması, araştırma ortaklıklarında yer alınması, araştırma fonlarına erişilebilmeyi, akademik toplantılara katılımı önemsemek gerek.
Veli Sarıtoprak: Sosyal sorumluluk çalışmaları konusunda düşünceniz ve bu konularda en büyük engel nedir?
Erkan İbiş: Sosyal sorumluluk bilincinin paydaşlara ve kuşaklara taşınması çok önemlidir. Üniversiteler, sosyal sorumluluk konularında bilinç yaratmak ve dayanışma anlayışını ortaya koymak için öğrenciler, yerel yönetimler ve STK’ları ile çevreye, doğaya, topluma, insana dönük daha fazla sosyal sorumluluk projesini yürütmek, bunlara ortak olmak, toplumsal farkındalık yaratma temel hedefinde ilerlemek, kadından çocuğa yaşlıdan engelliye toplumun tüm paydaşlarına dönük çalışmaları önemsemek ve gerçekleştirmek zorundadır. Engeller sadece fiziksel değildir. Toplumdaki en büyük ve aşılması en zor olan engel insanların zihinlerindeki, düşüncelerindeki engellerdir. Bu engeller de, kararlılık ve inançla aşılabilir.
Veli Sarıtoprak: Gençlerle ilgili gelecek tasarımı yönünden düşünceleriniz?
Erkan İbiş: Teknolojiler, anlayışlar, kavramların hızla ve sürekli değiştiği, yenilendiği yoğun bilgi çağındayız. Yapay zekâ, nesnelerin interneti, dijital dönüşüm, büyük veri, bulut bilişim, sanal gerçeklik, endüstri 4.0 hatta 5.0’ın gündemde olduğu bir dönemdeyiz. Eleştirel düşünce, muhakeme, müzakere, girişimcilik, tasarımcılık, sadece matematik zeka değil sosyal ve duygusal zeka, insan yönetimi, takım çalışması, liderlik… gibi beceriler ön planda olacak diye düşünüyorum. Bunlara ilaveten, not alma, iletişim, teknoloji okuryazarlığı, öğrenmeyi öğrenme, zamanı iyi kullanma, planlama ve organizasyon becerisi, esneklik, motivasyon, veri okur yazarlığı, hedef odaklı çalışma ve üretim, sosyokültürel ve entelektüel gelişim, stress yönetimi, dinleme ve deneyimlerden ders çıkarabilme, liderlik… becerilerini de sayabiliriz. Tüm bu becerileri geliştirmek için okumak çok çok önemli. Ne bulurlarsa okumalarını ve hayallerini güçlü tutmalarını tavsiye ederim. İster roman ister öykü, ister tarih isterse felsefe… herşeyi okusunlar.
Veli Sarıtoprak: Meslek ve Üniversite tercihi yapacak gençlerimize neler söylemek istersiniz?
Erkan İbiş: Öncelikle; Ne istediğini Bilebilme, Kendini Geliştirebilme ve İyi Bir İnsan Olabilme becerileri çok önemlidir. Bu bağlamda gençlere genel tavsiyelerim;
• Hedefleriniz olsun, özgün ve en iyisi olmaya çalışın, kararlı ve kontrollü olun, başarıyı paylaşın.
• Adaletten, etikten, liyakatten ayrılmayın, hep adil davranın ve güvenilir olmaya çalışın.
• Geçmişten ders alın, başarı öykülerinden çıkarımlar yapın, meraklı olun, araştırın, sorgulayın.
• Çalışın, üretin, tasarrufa önem verin, iyi hesap yapın, akıl ve hakikat esasında cesur olun, risk alın.
• Fikirlere, eleştirilere açık olun, dinleyip anlamaya çalışın, siz de eleştirin, özür dilemesini bilin.
• Rakiplerinizle bile iletişimde olun, ailenizi sahiplenin, insanlarla iyi bağ kurun, empati yapın.
• Önce insan olun, duygulu, tutkulu, vicdanlı olun, dostluk için çaba gösterin, farklılıklara saygılı olun.
• Neyi seviyorsanız, gelecekte meslek olarak ne yapmak istiyorsanız kararlılıkla onu tercih edin.
Üniversite tercihlerine gelince, üniversitenin olanakları, değerleri, eğitim-öğretim kalitesi, vizyonu, sosyokültürel imkânları ve kampüs yaşamları konularında üniversiteleri değerlendirmelerinde yarar var.
Veli Sarıtoprak: Özgeçmişinize baktığımızda başarılı bir kariyer görülüyor. Akademik başarı için neler söylersiniz?
Erkan İbiş: Sözlerinizi iltifat olarak kabul ediyor ve teşekkür ediyorum. Ben başarılı mıyım bilmiyorum ama başarı hedefimi her zaman koruduğumu söyleyebilirim. Görevlerimde en önemli ülküm; ülkeme, milletime ve kurumuma imkanlar ölçüsünde en yüksek katkıyı sağlayabilmek olmuştur. Bunun için; liyakat ve hakkaniyetli davranmak, yüksek aidiyetle sürekli çalışmak, yetki ve sorumluluğu paylaşmak, ortak akıl ve kararlılıkla ilerlemek, başarısızlıklardan ders çıkarmak rutin araçlarım olmuştur. Başarısızlıkların başarının paydaşı hatta başarının alt yapısını oluşturan büyük tecrübeler olduğun düşünüyorum.
Akademik başarı için “Nitelikli Eğitim/Mezun/ArGe/Üretim” mottosunu hep temel amaç edinmek gerekir. Eğitim kurumlarının temeli olan insana kazandırılacak olan bilgi, beceri ve yeterliklerin nitelik ve nicelik olarak artırılmasının esas olduğuna inanıyorum. Eğitimde niteliğin temel öğeleri olarak; uzmanlığa saygı, altyapının sürekli geliştirilmesi, üretim, işbirliği, insan gücünün sürekli motivasyonu ve ArGe çalışmalarının yaşam biçimi haline dönüştürülmesi gerekir. Elbette, eğitimi popülizmin ve siyasetin gölgesinden uzaklaştırmanın da bir diğer temel öğe olduğunu belirtebilirim.
İstinye Üniversitesi…
Bilginin güç, bilimsel üretimin üstünlük ve bilgi paylaşımının esas olduğu günümüzde üniversiteler, bilgiye erişimi kolaylaştırmak, gelişim esaslı toplumsal sorumluluk projeleri yapmak ve toplumun sorunlarına çözüm üretmek amacıyla hareket eden kurumlar olmalıdırlar.
Bu doğrultuda, kurumsal ve toplumsal işbirliğine açık bir üniversite olmayı önemsiyoruz. İstinye Üniversitesinin yaşı genç ama olgunluğu ileri, hızı yüksek, kültürü derin, değerleri zengindir. Yukarıda değindiğim tüm konu ve hedeflerde seferberlik anlayışı ile topyekûn çalışıyor, üretiyoruz. Araştırma, bilim ve eğitimin yanı sıra kültürün de sanatın da üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyoruz. Kısa vadede ülkemizdeki, orta vadede ise dünyadaki öncü üniversitelerden biri olacağımıza inanıyorum.
Veli Sarıtoprak: Son sözleriniz?
Erkan İbiş: Öncelikle, Türkiye’de bir ilk olarak 2014’de Üniversite İş Dünyası İşbirliği Platformunu (ÜNİDİP) birlikte oluşturduğumuz ve bu platforma dahil 30’dan fazla STK işbirliği ile ArGe’den eğitime, endüstriden bilime, sağlıktan tarıma, hukuktan sosyal sorumluluğa,… pek çok alanda onlarca etkinlik gerçekleştirdiğimiz, Türkiye Sanayici ve İş Adamları Vakfı (TÜSİAV) başkanı STK duayeni siz; Sayın Veli Sarıtoprak’ın bana bu röportaj fırsatını verdiği için memnuniyetimi ve teşekkürlerimi iletmek istiyorum.
Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün akıl, bilim, eğitim, yenilikçilik ve gençlik temalı bazı sözlerinden alıntılar ile bitirmek isterim.
“Benim manevi mirasım akıl ve bilimdir…”
“Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir fendir…”
“Eğitimdir ki, bir milleti özgür, şanlı ve yüksek bir topluluk halinde yaşatır…”
“Uygarlık yolunda başarı yenileşmeye bağlıdır...”
“Biz her şeyi gençliğe bırakacağız. Geleceğin ümidi, ışığı onlardır. Bütün ümidim gençliktedir...”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.