Bugünkü konuğum tam bir mücadele ve çalışkanlık öyküsü yazan genç bir girişimci. TEZ Reklam Limited Şirketi Sahibi TÜSİAV Mütevelli Heyet Üyesi ve Ticaret Platformu Başkan Yardımcısı Levent Tez.

Veli Sarıtoprak: Kendinizden bahseder misiniz?

Levent Tez: Ankara Kale Mahallesi'ndenim. 59 yaşındayım. Eşim Nevin Hanım emekli Matematik Öğretmeni. Kızım Gizem Tez Önel, Dr. Veteriner Hekim. Okul eğitimimi Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümünde tamamladım. Bu arada sanat, yaşamımın hep bir parçası oldu. Resim, müzik, tiyatro, heykel konusunda çalışmalarım oldu. Gitar, yaylı tambur, ud ve piyano çalıyorum. Dizi film, tiyatro ve reklam müzikleri yaptım. Bir çok dizi filmde ve tiyatro eserinde oynayıp aynı zamanda yönetmenlik yaptım. Heykel çalışmalarım da halen sürmekte. İş hayatına atıldıktan 14 yıl sonra kendi şirketimi kurdum. 2002 yılından bu yana da Tez Reklam Ltd. Şti Genel Müdürü olarak çalışmalarıma devam ediyorum.

Veli Sarıtoprak: Tez Reklam Limited Şirketi nasıl ortaya çıktı? Hedefinizi nasıl belirlediniz?

Levent Tez: Şirketimi kurmadan evvel sanatçı kişiliğimi sürdürebilmem için ideal bir ortam oluşturmaya çalıştım. İlk önce geniş bir araştırma yaptım. Zamanımı en iyi şekilde kullanmak için hedefleri kendim belirlemeliydim. Sanatsal bir yönü olmalıydı. Geliştirilmeye uygun olmalıydı. Hiç kimsenin fazla uğraşmak istemediği ayrıntılarla dolu olmalı ve ne kadar çok çalışırsam o kadar karşılığını alabilmeliydim. En sonunda da başarılı olabilirsem alkış alabileceğim, övülebileceğim bir kesime hitap edebilmeliydim. Bilirsiniz, sanatta başarı disiplinden gelir. Askerî disiplin benim için en idealiydi. Askerlik mesleğini de çok severim. Kararımı verdim ve askerî malzemelerle ilgilenmeye başladım. Subay, astsubay ve uzman kıyafetleri ile kullandıkları sembol ve işaretlerle ilgili çalışmalar yaptım. Sonuçta bu konuda çalışarak başarıya ulaşmayı hedef olarak belirledim.

Veli Sarıtoprak: Başarı hikayenizi merak ediyorum. Paylaşmak ister misiniz?

Levent Tez: Disiplinli çalışmaya borçlu olduğumuzu düşünüyorum. Bu sektöre girdiğimde 6 ay boyunca sürekli mevcut kullanılmakta olan ürünleri inceledim. Tüm teknik şartnameleri okudum. Yönetmelikler ve yönergelerde bahsi geçen tüm ürünlerin grafik çalışmalarını ölçeklendirerek yaptım. Sonra en kaliteli malzemeden işinin ehli ustaların yardımını alarak deneme üretimleri yapıldı. Birkaç ay içinde üretilen ilk ürünleri askerî personele ve kantinlere sunmaya başladık. Çalışmalarımız dikkati çekmişti. Az miktarda alımlar başladı. 1 yıllık bir çalışmanın ardından ise kalite ve fiyat açısından piyasa şartlarına göre daha avantajlı duruma gelmiştik. Bu başarının ardından teknik şartnamelere ve yönetmeliklere bağlı standart ürünlerin tamamına yöneldik. Şu ana kadar disiplinimizi hiç kaybetmedik. Her yeni ürün için 6 ile 12 ay arasında alt yapı çalışması yapılıyor. Emin olmadan ürünü satışa çıkarmıyoruz. Asla kaliteyi bozmuyoruz. İmalat fiyatını düşürebilirsek satış fiyatını da düşürüyoruz.

Veli Sarıtoprak: Yeniliklere açık mısınız? Faaliyet gösterdiğiniz Sektörün hedef ve projeleri nelerdir?

Levent Tez: Firmamız sürekli yeniliğe açık çalışıyor. Daima kaliteyi fiyat değiştirmeden artırma çabası içindeyiz. Piyasa şartlarına göre çok makul fiyat uyguluyoruz. Hatalarımızı baştan tespit ediyoruz. Üretime geçtiğimizde geriye dönmüyoruz. Yerli malı imalat yapıyoruz. Personel çok önemli. Bu konuda çok şanslıyım. Çok çalışkan ve sadakatli personel bulunuyor yanımda. Ben onları çok seviyorum. Onlar da beni sevip sayıyorlar. Kararlarımı alırken onlara da mutlaka danışıyorum.

Ürün geliştirilmesi yapılırken de bunu kullanacak olan askeri personelin fikirlerini mutlaka alıyorum. Örneğin bir mühimmat yeleği üretilirken, sadece kullandığı mühimmat değil, kullanacak kişinin görev yaptığı bölge, iklim şartları, arazi şartları da önem taşıyor. Ona göre en uygun kumaş tipi kullanılıyor ve en uygun dizayn üretim yapılıyor.

Veli Sarıtoprak: Genç iş insanlarına iş yaşamında başarıya dair tavsiyeleriniz nelerdir?

Levent Tez: Rekabet mutlaka olmalı. En iyisini yapmak için mücadele gerekir. Piyasada teknolojik makinalar artmaya başladı. Bu yeni teknolojik imkanları kalite için kullanmalıyız. Ancak ne yazık ki ucuz üretimi destekleyen ancak kısa sürede ürünün bozulması ile sonuçlanan teknolojik ürünler de piyasada çok yer almaya başladı. Aslını taklit edip kısa sürede çok para kazanıp piyasadan çekilen saçma bir imalat sistemi ortaya çıktı. Böyle rekabet kabul edilemez. Rekabet için mevcudun daha kaliteli ve sağlıklısına yönelmemiz gerek. Ancak öyle kalıcı başarıyı elde ederiz.

Çok iyi araştırma yaparak malzemeyi kullanacak personelin ihtiyacını en iyi şekilde karşılamak gerek. Bunun için satıştan evvel mutlaka AR-GE çalışması yapılmalıdır. Ayrıca son zamanlarda özellikle Çin’den gelen bazı malzemelerin askeri amaçlı ürünlerde kullanıldığını görüyoruz. Ülkemizde her şeyin en iyisi yapılabilmekteyken dışarıya dayanıp işin kolayına kaçmak ve biraz daha fazla kar amaçlı ticaret düşünmek yerine kendi teknolojimizin gelişmesi için üreticilere destek vermemiz gerekir.

Askerî amaçlı kullanım için yurtdışında daha evvel denenmiş ve başarıya ulaşmış malzemeleri de dikkate almamız gerekli. Ancak bunu ülkemiz şartlarına göre geliştirmeliyiz. Aslında esas amacımız bizim yaptığımız çalışmaları yurtdışına pazarlamak olmalı. Bizim insanımız bunu yapabilecek kabiliyettedir. Yardımcı malzemeler çok önemli. Askerimizin çalışma şartlarını ne kadar iyileştirebiliriz diye düşünmeliyiz.

Veli Sarıtoprak: TÜSİAV ile nasıl tanıştınız? Vakıf faktörünün iş hayatınıza sağladığı katkılar oldu mu? Birlikte planladığınız ortak bir proje var mı?

Levent Tez: TÜSİAV ile tanışmam 25 yıl önceydi. O zamandan bu yana Sayın Başkanımız her zaman arkamda durdunuz. Tüm çalışmalarımda bana destek oldunuz. TÜSİAV ailesi de çok kıymetli güzel insanlardan oluşuyor. Her biri kendi alanında müthiş başarı hikayesi olan insanlar. Siz Sayın Başkanım tüm değerleri tespit edip bir araya getirdiniz. Sizin de dediğiniz gibi, biz birbirimize sarılmış sarmaşık dallarının toplamıyız. Birlikte çok güçlüyüz. Yaptığım işte de çok mutluyum. Kendimi sahnede hissediyorum. Çizim, grafik, tasarım, kalıp çalışmasını bizzat ben yapıyorum. Beğenilmesi de beni son derece mutlu ediyor. Çalışmamın karşılığını övgü dolu sözlerle alıyorum. Emin olun bu paradan daha önemli. Hayatta geriye bir şeyler bırakmalıyız. Elimden geldiğince bunu yapmaya çalışıyorum. Yanımda pırıl pırıl genç insanlar çalışıyor. Onları yetiştiriyorum. Hepsi ilerde kendi işlerinin başına geçsinler istiyorum. İstediğimi şu ana kadar elde ettim. Ancak yeni isteklerim de var tabi. Hedeflerimi büyütüyorum. Dilerim başarılı oluruz.