Veli Sarıtoprak

Veli Sarıtoprak

Gök: Zaman “know how” zamanı değil, “know who” zamanı

Gök: Zaman “know how” zamanı değil, “know who” zamanı

TÜSİAV Mütevelli Heyet Üyesi, Genç Liderler ve Girişimciler Dernek Başkanı Ercan Gök bugün Başkanın Konuğu köşesinde yer aldı. Bilişimciliğin hem teorisini hem de pratiğini çok iyi bilen, zaman zaman Başkent Üniversitesi’nde bilişim teknolojileri dersi de veren sevgili evladımız Ercan Gök ün gençlere tavsiye ve önerileri çok isabetli oldu.

Veli Sarıtoprak: Ercan Gök kimdir? Kendinizden bahseder misiniz?

Ercan Gök: Ankaralıyım, eğitimimi Ankara’da tamamladım. Başkent Üniversitesi, Yönetim Bilişim Sistemleri mezunuyum. Evli ve kızlarım Bilge ve Melis’in bilişimci babalarıyım. Çeşitli bilişim şirketlerinde uzun süre çalıştım. Bir genç girişimci olarak, edindiğim tecrübe ve bilgiler doğrultusunda Febrics Bilişim Teknolojileri şirketini kurdum. Halen bilişim sistemleri alanında faaliyet gösteriyoruz. Zaman zaman Başkent Üniversitesi’nde geçici eğitim görevlisi olarak öğrencilerimize bilişim teknolojileri konusunda ders veriyorum. Derslerle birlikte onlara, sektör dinamiklerini ve tecrübelerimi aktarmayı kendime görev edindim. Ve ayrıca Türk Sanayici ve İş Adamları Vakfı Denetleme Kurulu üyesiyim. Yaklaşık 12 yıldır TÜSİAV’da çeşitli görevlerde bulundum. Girişimciler ve Liderler Derneği kurucu başkanıydım, Türkiye Bilişim Derneği üyesiyim.

veli.jpgVeli Sarıtoprak: TÜSİAV ile nasıl tanıştınız?

Ercan Gök: Vakfı’mız kurucusu, vakıf-derneklerin duayen başkanı sizlerle ve kıymetli yönetim kurulu üyelerimizle; ilk iş yerimin konumu doğrultusunda başladı. Sizle değerli büyüğüm Şahin Ülger tanıştırdı ve ardından en genç üyelerinizden biri olarak tecrübe ve bilgilerinizden faydalanmaya başladım. Kişisel gelişimime ve bilgime çok büyük nitelik kattınız, çok güzel tecrübeler kazandım ve kazanmaya devam ediyorum. Bu noktaya gelmemde sizlerin kesinlikle etkinizin olduğuna inanıyorum. Bir aile olduk ve hatta nikah şahidimsiniz, çok minnetarım hayatıma katkılarınızdan dolayı, iyi ki varsınız.

Veli Sarıtoprak: İş hayatının başındaki girişimci gençlere tavsiyeleriniz var mı?

Ercan Gök: Bir genç girişimci olarak tabi ki tecrübelerimi paylaşmak isterim. Üniversite öğrencilerimize ve dönemsel stajyerlerimize bilgi ve tecrübe paylaşımda bulunmak bizi çok mutlu ediyor. Onları iyi noktalarda görmek bizim en büyük gelirimiz, yatırımımız.. Sizin paylaşmış olduğunuz “Akıllı insanlar, başkalarının tebrübelerinden istifade eden insanlardır.” evlat sözü kulağıma küpe ve bu küpeyi onlarla da mutlaka paylaşıyorum, bol bol sizden bahsediyorum.

Öncelikle okullarında sosyal olsunlar, her işe yetişecekleri zamanları var aslında, ama farkında değiller. Zaman “know how” zamanı değil, “know who” zamanı... Bu nedenle sosyal çevre edinmekte bilgi edinmek kadar çok önemli. Dernek, vakıf gibi temel platformlara katılım sağlamada hassasiyet göstermeliler. Mutlaka ve mutlaka hayata dair kısa, uzun ve A, B, C planları olmalı..Not defteri/takvim kullanımını mutlaka hayatlarına entegre etmeliler..Girişimcilik ile ilgili referans kitaplar okunulmalı. Unutmamamız gereken motto; “No pain, no gain.”

Şu zamanlarda dünyanın sorunu olduğunu düşündüğüm sosyal medya ve diğer platformları; bilinçli şekilde kullanılmalı ve değerli zamanlar buralarda harcanmamalı. Sürekli kendim için, ülkem için ne yapabilirim sorusunu kafasında barındırmalı. Ülke ekonomisi ve geleceğine nasıl bir katkı/fayda sağlayabilirim sorumluluğunu kendisine en büyük dert edinmeli. Bu bilinçle gençlerimiz zaten mutlaka bir çıkış yolu bulacaktır. Bizler vakfımız tüm birimleri olarak halihazırda gençlerle iç içeyiz. Tecrübelerimizi onlarla paylaşmaktan; onlara gücümüz yettiğince yol göstermekten onur ve mutluluk duyuyoruz. Bizlere her konu da ulaşabilirler.

veli-saritoprak1.jpgVeli Sarıtoprak: Bilişim sektörü hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Ercan Gök: Bilişim sektörü; küresel anlamda hız ve hacim kazanmaya, yıllar önce ortaya atılan Moore yasasına uygun şekilde devam ettirerek, geçerliliğini ve tutarlılığını sürdürüyor. Veri işleme hem hızlanıyor hem de veri büyüklükleri katlanarak artıyor.

Küresel bu sektörde; ülkemiz Türkiye örnek ülkelerin başında gelmektedir. Teknolojiyi; ülke ve toplum olarak çok iyi ve çok yakından takip ediyoruz. Uzun süredir bu kapsamda çok iyi adımlar atılıyor ve geleceğe yönelik profesyonel, vizyoner yatırımlar yapılıyor. Bu nedenle de lider ülkeler arasında yer almaktan mutlu ve gururluyuz.

Gençlerimize biraz daha teknoloji kariyer koçluğu yapmamızda fayda olacağını düşünüyorum. Çok şey yapmak istiyorlar, vizyonerler fakat nereden başlayacaklarını, ne tarafa yöneleceklerini pek bilemiyorlar, kararsız mezun oluyorlar. Staj konusu burada devreye giriyor, staj yerleri gelecek belirlemede çok önem kazanıyor. Eğitim kurumlarımızın da “İş dünyası-Akademi” iş birliktelikleri konusuna, çok daha fazla önem vermelerinin gerektiğini vurguluyoruz.

Bilişim sistemleri mutlak bir güç; ve bu güce sahip olanlar, anlamlı büyük verileri işlemek suretiyle, ülkelerine her konu da fayda sağlıyor. Bunları bilişimci olarak bizler hassasiyetle izliyoruz ve görebiliyoruz. Sektör çalışanlarının tecrübeleri ülkemizde çok ileri seviyelere ulaştı. Küresel pazarlarda bu tecrübelerin yerlerini alma zamanı geldi. Ülkece, gurur duyduğumuz birçok küresel marka çıkardık ve çıkarmaya da devam ediyoruz. Teşvikler konusu haz verici durumda; fakat startup şirketleri bu workpaper süreçlerinde zaman zaman kayboluyorlar veya vazgeçiyorlar. İlk adımlarını biraz daha basit şekilde atabilirler ve bu kişiler biraz da “Girişimci kimdir” eğitimi ile destekleyebilirsek daha çok startup’ın başarıya ulaşacağı düşüncesindeyim.

Veli Sarıtoprak: Teknoloji bizi nereye götürecek?

Ercan Gök: Artık teknoloji hayatımızın her noktasına temas ediyor. Bir kaynağa göre günlük 2,5 milyar GB veri üretiliyor. Bu büyük verinin sağladığı bilgi ve bunun sonucu sağladığı fayda inanılmaz sonuçlar doğuruyor. Bu sonuçlara sahip olanlar liderlik bayrağını kapıyor, geleceği planlıyor ve yönetiyor.

Bu sektör başka alt sektörler oluşturdu, oluşturmaya devam ediyor. Yapay zeka, sanal dünya, bulut, sanallaştırma, yedekleme, iş sürekliliği, felaket kurtarma, veri güvenliği, büyük veri ve analizi, kripto para vb. yüzlerce alt başlık oluşturdu, hepsi kendi başına uzmanlık istiyor. Tüm bunların temelinde 1 ve 0 bulunuyor. Sektör devasa hızla büyüyor, genişliyor. Başka segmentler de ekleniyor; örneğin akıllı evler, akıllı arabalar, akıllı ev cihazları gibi...Endüstri 4.0 gündemimizdeyken, korona virüsü sonrasında artık 6.0 tartışmaları dünyada hızlandı. Yapay zeka tüm dünya yakından takip ediyoruz, artık cep telefonlarımızda da yapay zekayı (AI - Artificial intelligence) kullanabiliyoruz, yakında yabancı dil öğrenmemize gerek kalmayacak gibi görünüyor. Hayatımızda bununla birlikte kolaylaşıyor ve hızlanıyor. Burada geri dönüşü olmayan bir büyümeden bahsediyoruz. Gelecek hergün yeniden şekilleniyor ve öngörülenden çok daha fazlası olacak gibi..

Veli Sarıtoprak: Şirketlerin teknoloji yatırımına bakış açısı nedir, neler yapmalılar?

Ercan Gök: Kamu tarafı halihazırda bilişim sektörüne yön vermektedir, lokomotifidir. Bahsettiğim üzere ülkemiz dünyanın lider bilişim ülkelerindendir. Birçok ülke Türkiye bu konudaki tecrübesini almak, kullanmak istemektedir. Özel sektör ise biraz teknoloji yatırımlarını geciktiriyor. Bilinçli kurumsal firmalarımız kendi bilişim alt yapısını ve ekibini oluşturmuş durumda..Bazı firmalar ise bilişim teknolojilerinin öneminin hala farkında değil. Biz de zaman zaman karşılaşıyoruz bu gibi durumlarla.. Özel sektör temsilcileri; sahip olduklarının, asıl sahibinin donanım ve yazılım yatırımlarının olduğunun farkında değiller. Ne zaman farkına varıyorlar tabiki verilerini kaybettiklerinde..Bizim bahsettiğimiz veri kaybı ile birlikte kaybolan başka önemli birşey daha var “İtibar Kaybı”. Artık veri kaybetmek itibar kaybetmekle birlikte firmalarımızı çok zor durumda bırakıyor. Farkında’lık diye bir kelimemiz var, farkında olmadan hacklendiğinizde ne yapacaksınız. Diskleriniz, bilgisayarlarınız bozuldu, netwok çöktü, web siteniz hacklendi, veri tabanlarınız ve müşteri listeniz ve tüm verileriniz silindi vb.. Bu gibi kötü durumlara ne kadar hazırlıklısınız? Bu kayıplarda tüm üretim ve işler duruyor. Müşteri ve müşteri güveni kaybediliyor, zaman ve yılların bilgisi kaybediliyor. Kaçınılan maliyetler ve çalışmalar fazlasıyla önünüze mutlaka ve mutlaka geliyor.

Diğer taraftan gereksiz görülen gerekli teknoloji yatırımları ile bu kayıplar ve oluşabilecek tüm sorunların önüne geçilip; teknoloji kullanılarak çok daha fazla verimlilik, kar-fayda sağlanabilinir. Yatırımlarınız sizi hiçbir zaman karşılıksız bırakmaz, rekabet gücünüz artırır; geleceğinizi, işinizi garanti altına alır. “Farkında olalım.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Veli Sarıtoprak Arşivi